Günümüzde hava kirliliği, stres, obezite ve sigara kullanımı gibi birçok faktöre bağlı olarak en sık karşılaşılan sağlık problemlerinin başında kalp hastalıkları geliyor. Biz de bu yüzden uzmanların kalp ve damar hastalıkları riskini en aza indirmeye ve daha sağlıklı yaşamaya yardımcı olabilecek basit ama etkili tavsiyelerini listeledik.
Sağlık Kontrollerinizi Yaptırın
Yaş, cinsiyet, aile öyküsü ve kronik rahatsızlıklar gibi faktörleri de göz önüne alarak, yılda en az bir defa düzenli olarak sağlık kontrollerinizi yaptırın. Böylece risk durumları başlangıçta tespit edilebilir ve doktor yönlendirmeleriyle iyileşme ve sağlığı koruma süreci daha erken başlayabilir.
Ağız ve Diş Sağlığına Önem Verin
Uzmanlar, kalp sağlığını korumak için ağız ve diş sağlığının önemini vurguluyorlar. Özellikle diş eti iltihaplanmalarının damar sertliği ve damar tıkanması gibi sorunlara yol açabileceğini belirtiyor; dişlerin günde iki defa fırçalanması ve yılda iki defa diş hekiminin ziyaret edilmesi gerektiğini ifade ediyorlar.
Düzenli Uyku
Özellikle yüksek tansiyon ve diyabet gibi kronik hastalıklarla birlikte düzensiz uyku veya az uykunun, kalp damar hastalıkları riskini artırdığı bugün pek çoğumuz biliyoruz.
Uzmanlar, her gün aynı saatlerde yatağa girmenin ve 6-8 saat süreyle uyumanın kalp sağlığını korumada önemli olduğunu belirtiyorlar.
Stresten Uzak Durun
Artık hepimiz stresin hem fiziksel hem de ruh sağlığımız üzerinde pek çok olumsuz etkisi olduğunu biliyoruz.
Uzmanlar, kalp sağlığını korumak için de strese yol açan durumlardan uzak kalınması ve stresle baş etme yöntemlerinin öğrenilmesi gerektiğini ifade ediyorlar.
Egzersiz Yapın
Özellikle masa başı çalışmanın sebep olduğu hareketsiz yaşam tarzı, sağlığımızı pek çok açıdan olumsuz etkiliyor. Uzmanlar, hem hareketsizliğin olumsuz etkilerini azaltmak hem de kalp sağlığını korumak için haftada 3-4 gün egzersiz yapılması gerektiğini belirtiyorlar.
Bunun yanı sıra yaşam şeklimizde küçük değişiklikler yaparak sağlığımızı koruyup iyileştirebileceğimizi de ifade ediyorlar: Asansör yerine merdiven kullanmak, yakın mesafelere yürüyerek gitmek, her gün yürüyüş yapmak, vb.
Kilo Kontrolü
Bilimsel veriler, fazla kilonun hipertansiyondan diyabete ve kalp damar hastalıklarına kadar pek çok sağlık sorununun ana sebeplerinden biri olduğunu gösteriyor.
Uzmanlar, bütüncül sağlığı korumak için vücut kitle endeksinin 19 – 25 arasında bir değer olması gerektiğini belirtiyorlar.
Rastgele İlaç Kullanmayın
Uzmanlar, reçetesiz ilaçların yanı sıra destek niteliğinde alınan diğer bazı ilaçların da kalbe zarar verdiğini ve kan pıhtılaşmasını bozabildiğini ifade ediyor, bir ilaç kullanmadan önce mutlaka doktora danışmak gerektiğinin altını çiziyorlar.
Sigara ve Alkol Kullanımı
Birçok sağlık sorununa sebep olan ve kalp sağlığımızı olumsuz etkileyen bir diğer nokta ise, sigara ve alkol kullanımı.
Sigara kullanımı, başta kalp damar ve akciğer sağlığını olumsuz etkilemesinin ve fonksiyon bozukluklarına sebep olmasının yanı sıra vücudumuzda bıraktığı tahribat nedeniyle, vücudun yenilenmesini ve iyileşmesini de geciktiriyor. Sigaraya ek olarak, yüksek dozda alkol kullanımı da kalp kasına zarar veriyor.
Sağlıklı Beslenin
Sağlıklı yaşamın ön koşulları olan sağlıklı beslenmek ve yeterince su tüketmek, kalp sağlığını korumak için de büyük önem taşıyor. Uzmanlar kalp sağlığını korumak için;
- Gün boyu, vücudumuzun ihtiyacı olan suyu tüketmek,
- Aşırı tuz ve şeker tüketiminden kaçınmak,
- Paketlenmiş gıdaları değil, doğal besinleri tercih etmek,
- Bol sebze ve yeterince meyve tüketmek,
- Yatmadan önce ağır ve yağlı gıdalardan kaçınmak,
- Kafein içeren içecekleri fazla tüketmemek,
- Diyette lif açısından zengin gıdalara yer vermek,
- Kırmızı et yerine beyaz eti tercih etmek
- Hayvansal gıdalarda ve margarinlerde bulunan doymuş yağlar yerine oda sıcaklığında sıvı halde bulunan doymamış yağları tüketmek,
- Kızartılmış yerine fırınlanmış veya haşlanmış gıdaları tercih etmek,
- Yeşil çay ve adaçayı gibi antioksidan bakımından zengin bitki çayları tüketmek gerektiğini belirtiyorlar.
Kalp Sağlığını Korumaya Yardımcı Olan Besinler
- Somon, ton balığı, sardalya ve alabalık gibi omega 3 bakımından zengin yağlı balıklar,
- Ceviz, fındık ve badem gibi lif açısından zengin tuzsuz, yağlı tohumlar,
- Ahududu, böğürtlen, çilek ve yaban mersini gibi biyoaktif bileşikler ve lif bakımından zengin meyveler,
- Keten tohumu, yulaf ve barbunya, nohut ve mercimek gibi kuru baklagiller,
- Yeşil yapraklı sebzeler,
- Domates ile turuncu ve kırmızı sebzeler,
- Turunçgiller ve tropikal meyveler.