Edebiyatın ortaya çıkışından bu yana çok fazla isim hayatımıza girdi. Kimileri bizi hüzünlendirirken kimileri bizi derin düşüncelere sevk etti. Kimilerinin eserleri filmlere, dizilere ve tiyatrolara konu oldu. Birçoğu ölümünden sonra ün kazanırken bazıları yaşayan bir efsane olarak hayatlarına devam etti. Peki, kimlerden mi bahsediyorum? Dünyaya kalemleriyle ilham vermiş ve bazı açılardan gelecek kuşaklara örnek olmuş yazarlardan.
Eğer siz de kitap sever ve edebiyat meraklısı 10layn okurlarından biriyseniz doğru yerdesiniz! Bu liste elbet ki bazı okurlar tarafından noksan bulunacaktır. Ben de hazırladığım yazar listesinin sınırlılıkları olduğunu ve kendi kişisel görüşlerimi yansıttığını başta söylemeliyim.
Dante Alighieri
İlk olarak bahsetmek istediğim isim, benim favorim olan Dante Alighieri. Kendisi bir İtalyan düşünür ve yazar olarak ün kazanmıştır. Günümüze kadar gelebilmiş en ünlü eseri ise “İlahi Komedya” adlı baş yapıtıdır. Bu yapıtın yayınlanma süreci 13 yılı geçkin bir süreyi kapsamaktadır. Ayrıca eserin yayınlanması Dante’nin ölümünden sonraya kadar sarkan uzun bir süreci de izlemiştir.
Dante’nin bu epik şiiri, İtalyan ve dünya edebiyatının en önemli eserlerinden birisi olarak kabul edilir. Dante, bu eserinde okuyuculara ölüm sonrası hayatın nasıl olduğunu açıklarken cehenneme, arafa ve cennette yaptığı yolculuğu da betimleme yolunu seçer.
Metin bir bütün olarak alegorik bir açıya sahiptir. Usta ismin kullandığı eşsiz betimlemeler ve kafiyeler, okurken okuyucuların başını döndürecek düzeydedir. Zaman yaratabilecek herkesin Dante’nin bu eşsiz eserini okumasını tavsiye ediyorum.
Charles Bukowski
Yeraltı edebiyatına merakınız varsa, Charles Bukowski ismini eminim duymuşsunuzdur. Eğer ilk kez duyuyorsanız bu yazarın hayatına ve eserlerine kesinlikle göz atmanızda fayda var.
Kendisi ününü geç sayılabilecek bir yaş olan 50’lerinden sonra kazanabilmiş bir yazardır. En ünlü eserleri arasında “Kadınlar” yer almaktadır.
Bukowski, eserlerini kaleme alırken toplumun birçok kesimi tarafından kabul edilmeyecek konulara parmak basmaktan geri durmayan ve kalemini bir hançer edasıyla cinsellik, ölüm, şiddet, argo, toplumsal sorunlar gibi konulara saplayarak bütün çıplaklıklarıyla yer vererek gözler önüne seren bir isimdir.
Yazarın dilinde ayrıca okuyucuyu kendine çeken ve bir solukta okunacak bir ahenk de bulunur. Bukowski ismine kütüphanenizde yer vermenizi ısrarla önermekteyim.
Stefan Zweig
Avusturya edebiyatının medarıiftiharı olan Stefan Zweig, eserleri ve insana dokunan kalemiyle en bir kez okunması gereken bir isim olarak öne çıkmaktadır.
Yapıtlarında kullandığı psikolojik tahliller ve saptamalar olağanüstü derecede derindir. Ayrıca eserlerinin birçoğu görece olarak kısa eserlerdir. Bu sayede okuma alışkanlığı kazanmak isteyenler için Stefan Zweig ismi bulunmaz bir nimettir.
Siz de kitaplığınızda bu isme yer vermekten çekinmeyin. “Amok Koşucusu” ve “Gömülü Şamdan” eserlerini okumanızı tavsiye edebilirim.
Fyodor Dostoyevski
Fyodor Dostoyevski, ilham verici yazarlar hakkında bir yazı kaleme alıyorsak Dostoyevski isminden bahsetmeden olmaz.
Kendisi tam manasıyla insan psikolojisini derinlemesine kavramış ve bu olguyu eserlerine yansıtarak biz okuyuculara çok şey kazandırmış bir isimdir. Karamazov Kardeşler ve hemen hemen herkesin duymuş olduğu “Suç ve Ceza” gibi eserleri ile tüm dünya tarafından bilinen ve üzerine birçok akademik makale yazılan bir isim olmayı da başarmıştır.
Eğer bu ismi hiç okumadıysanız emin olun çok şey kaçırıyorsunuz. Dostoyevski’yi okuduktan sonra çok farklı bir hayata yelken açacaksınız. Dostoyevski’nin size çok şey katacağına emin olabilirsiniz. Benim favori Dostoyevski eserim ise “Beyaz Geceler”dir. Okumanızı tavsiye ederim.
J.R.R. Tolkien
Yüzüklerin Efendisi gibi bir kültü ve Orta Dünya gibi bir evreni hayatımıza kazandıran bir isimden bahsetmezsek olmaz.
Tolkien’in yarattığı evren fantezi seven okurlar için adeta bulunmaz Hint kumaşı niteliğindedir. Tolkien’in eserlerini okurken Orta Dünya’nın o muhteşem havasına kendinizi bırakacak ve Tolkien’in betimlemelerinin kalitesinde kendinizi kaybederken buluyor olacaksınız. Ayrıca, hikayelerde anlatılan olay örgüsü ve Tolkien’in eserlerinde kullandığı karakterlerin derinlikleri de bir o kadar şahane olduğunu hatırlatmakta fayda var.
Kendisi aynı zamanda bir dil bilimci olduğu için birçok konuda okurlara ve yazar adaylarına ilham olmuş bir isimdir. Yüzüklerin Efendisi evrenini yaratırken kendisi ayrı bir dil bile geliştirmiştir. Siz de Yüzüklerin Efendisi üçlemesini okuyarak Tolkien’in şahane dünyasına adım atabilirsiniz.
William Shakespeare
William Shakespeare, birçoğumuz için İngiliz edebiyatı denince akla gelen isimlerin başında gelmektedir. Yazıları ve ortaya sunduğu yapıtlar ölümünden günümüze kadar gelen süreçte Shakespeare isminin ölümsüz olmasını sağlamıştır.
Kendisinin aşk ve ölüm üzerine yaptığı değinmeler oldukça şahanedir. Eminim ki, edebiyat ile haşır neşir olan her ismin yolu Shakespeare’in dizelerinin kıyısından geçmiştir. Ayrıca bir çoğumuz da Romeo ve Juliet’i duymuşuzdur. Bahsettiğim bu özelliklerden kaynaklı olarak bu efsanevi isme de yazının içerisinde yer vermem gerektiğini düşündüm. Kendisinin aşk üzerine betimlemeleri ve eserlerini kullanırken yazdığı kafiyeler kendine özgü ve bir o kadar da kalitelidir. Macbeth ve Aşkın Emeği Boşuna adlı eserlerini herkese öneririm.
Honoré de Balzac
Aslen Fransız bir yazar olan Balzac, dünya edebiyatına “Vadideki Zambak” adlı ölümsüz bir eseri kazandırmasıyla bilinmektedir. Balzac’ın eserlerinin tür yelpazesi oldukça geniştir. Bu türleri saymamız gerekirse; mizah, gotik, tarih, mistik ve felsefe gibi alanları içine alır.
Kariyerinin erken dönemlerinde çok sayıda kısa roman ve öyküyü de kaleme almış bir isimdir. Kendisi günümüzde bazı edebiyat çevreleri tarafından tüm zamanların en büyük romancısı olarak kabul edilir ve roman türünün oturmasında katkıları da yadsınamayacak kadar büyük bir isimdir. Bu yüzden ilham verici bir kalem olan Balzac, hayatının bir bölümünde memur olarak çalışmasına rağmen edebiyata olan ilgisi ve eserlerini kaleme alırken kullandığı büyüleyici hikâye anlatımı yeteneğiyle bu denli ünlü bir isim haline gelebilmiştir.
Marcel Proust
Proust, modern edebiyatçılar arasında ün kazanmış ve üstün yetenekleriyle kendisini kanıtlamayı başaran bir yazar olmuştur. Seçkin bir aileye gözlerine açan ve iyi sayılabilecek şartlarda büyüyen Proust, dünya edebiyatına katkıları saymakla bitmeyecek bir isimdir. En bilinen eserlerinden birisi, “Hazlar ve Günler”dir.
Ayrıca kendisi dünyanın en fazla kelime sayısı içeren eserlerinden birisine imza da atmıştır. Bu eser toplamda 9 milyondan fazla karakteri içermektedir. Eserin adı dilimize “Kayıp Zamanın İzinde” olarak çevrilmiştir. Kayıp Zamanın İzinde, Proust’un Dante’nin İlahi Komedyası gibi alegorik bir öyküsüdür ve kendi hayatını anlatan bir otobiyografi imajı da çizmektedir. Proust için birçok yakıştırma da yapılmaktadır. Bunlar; edebiyat tarihinin en büyük isimlerinden birisi ve edebiyatın son noktası olduğu, kaleminin önüne geçilemeyecek bir yazar olduğudur.
Eğer sizde bir kitap kurduysanız büyük ihtimalle yukarıda bahsettiğim isimler ilginizi çekmiştir. Edebiyat dünyasının uçsuz bucaksız bir okyanus olduğu göz önüne alındığında saydığım isimler bazıları için bu deryada bir göz yaşı damlası kadar ufak kalacaktır. Ancak, ilk kez duyduğunuz isimler varsa, sizde onlara bir şans verin ve bu özel isimlerin eserlerini okuyun. Bir şey kaybetmeyeceğinize ve kazançlı çıkacağınıza emin olabilirsiniz.
Kitapla ve edebiyatla kalın.
Kapak Fotoğrafı: Photo by Iñaki del Olmo on Unsplash
