Yeme-içme eylemi, insanın yaşamını sürdürmesi için gerekli olan temel ihtiyaçlardan biri. Bu eylemler yalnızca yaşamın devamlılığını değil, her beşeri unsurda görebileceğimiz gibi neredeyse tüm inanç sistemlerinde de kendilerine yer bulmuştur. Gelin, dinlerde veya mitlerde kutsal kabul edilen yiyecek ve içeceklere bakalım:
Zeytin
Antik Yunan mitolojisinde zeytin ağacı Athena tarafından insanlığa verilen bir armağandır. Zeytin ağacının verdiği zeytin, zeytinyağına ithafen bir bolluk bereket temsilidir. Bunun yanında zeytin ağacı Roma mitolojisinde barışı, Antik Mezopotamya’da sağlığı temsil eder. Kutsal kitaplarda ve çeşitli efsanelerde de kendini gösteren zeytin tarih boyunca çok kıymetli bir motif olmuştur.
İncir
İncir ağacı da tıpkı zeytin ağacı gibi varlığı ve bereketi sembolize eder. İncir ağacının gölgesinde oturmak ve meyvesini yemek dinginlik ve huzur getirir. Kuran-ı Kerim’de cennet meyvesi diye geçer ve kutsaldır. Adem ile Havva’nın çıplaklıklarını örtmek için incir ağacının yapraklarını kullandıklarına inanılır. Antik Yunan mitolojisindeyse incir, bereket tanrısı olan Priapos’la ilişkilendirilmiştir. Bütün bunlarla birlikte incir, çok eskilere dayanan, köklü bir kültürel tarihe sahiptir.
Üzüm
Mitolojide varlığı ve bereketi temsil eden üçlünün bir diğer halkası da üzüm ağacıdır. Asmanın bereket ve bolluk getireceğine inanılır. Bunun yanı sıra büyük tufandan sonraki olaylarla başlayan İncil’de, Hazreti Nuh’un kültüre aldığı bitkiler arasında asmanın öneminden bahsedilmektedir. Ortodoks mezhebinde büyük karnavaldan başlayarak Ağustostaki Meryem Ana Yortusu’na kadar devam eden süreçte üzüm orucu tutulur ve bu oruç kutsanan çekirdeksiz üzümle bozulur.
Şarap
Kuşkusuz Hristiyanlıkta ve Antik Yunan mitolojisinde en kutsal içecek şaraptır. Hristiyanlar için ekmek ve şarap ayininin bir parçası olan şarap, kökenini Hazreti İsa’dan alır. Hazreti İsa’nın son akşam yemeğinde şarabı kendi kanı olarak takdim etmesi şu şekilde tasvir edilir:
“Sonra bir kâse alıp şükretti ve bunu öğrencilerine vererek, hepiniz bundan için, dedi, çünkü bu benim kanımdır, günahların bağışlanması için birçokları uğruna akıtılan antlaşma kanıdır. Size şunu söyleyeyim, babamın egemenliğinde sizinle birlikte yenisini içeceğim o güne dek, asmanın bu ürününden bir daha içmeyeceğim.”
Antik Yunan mitolojisinde ise, Dionysos şarap ve neşenin tanrısıdır. Bunun yanında doğurganlığı da temsil eden Dionysos; Antik Roma mitolojisinde Bacchus olarak karşımıza çıkar.
Ekmek
Ekmek ayinin bir diğer koludur. Hazreti İsa ekmeği kendi bedeni olarak anlatır:
“Yemek sırasında isa eline ekmek aldı, şükredip ekmeği böldü ve öğrencilerine verdi. Alın, yiyin dedi, ‘Bu benim bedenimdir’.
İslamiyet’te de şüphesiz ekmeğin sarsılmaz bir yeri bulunmaktadır. Hazreti Muhammed’in ekmeğe saygı duyun, çünkü o yerin ve göğün bereketlerindendir. Kim sofradaki ekmek kırıntılarını yerse günahları bağışlanır, sözleriyle ekmeğin Müslümanlar için de çok kıymetli bir yeri olduğu görülmektedir.
Elma
Elma, erotizm ve aşkın sembolüdür. Antik Yunan mitolojisinde güzellik ve aşk tanrıçası Afrodit’i temsil eder. Bunun yanında Adem ve Havva’nın yedikten sonra cennetten kovulmalarına sebep olan yasaklı meyvedir. Bu yüzden yeni bir süreç başlatan, büyülü bir meyve ve yasak aşkın meyvesi şeklinde metaforik bir anlama da sahiptir.
Bal
Bal, şifa ve bolluk sembolüdür. Öyle ki; “Kutsal Bal” kitabında bal için “Bal şifa dağıtır, cennette ağaçlardan damlar, yeryüzüne çiğ tanesi olarak düşer ve onu tadan ölümsüzlüğe kavuşur.” denir.
Balın şifa getirdiği kutsal metinlerde de açıkça yer alır:
“Rabbin bal arısına: Dağlardan, ağaçlardan ve insanların yaptıkları çardaklardan kendine evler (kovanlar) edin. Sonra meyvelerin her birinden ye ve Rabbinin sana kolaylaştırdığı yaylım yollarına gir, diye ilham etti. Onların karınlarından renkleri çeşitli bir şerbet (bal) çıkar ki, onda insanlar için şifa vardır. Elbette bunda düşünen bir kavim için büyük bir ibret vardır. “
Nahi Suresi 69. Ayet (Diyanet Vakfı Meali)
Hristiyanlıkta da bal, kendini sanatta gösterir. Ortaçağın en ünlü Bizans ilahisi, Theotokos’u (Meryem’i) bal ve süt akan toprağa benzetir.
Sarımsak
Sarımsak, tıp ve sağlıkla özdeşleşmiş bir besindir. Antik Yunan mitolojisinde tıbbın ve sağlığın tanrısı olan Asklepios’un yazmakta olduğu reçete bir otun üzerine düşmüş, yağan yağmurla kâğıttaki yazı toprağa karışarak sarımsak meydana gelmiştir. Her derde deva görülen bu bitki birçok mitte yer edinmiştir. Hastalıklara ve kötü ruha karşı koruyucu bir tılsım motifi olan sarımsak, kutsal metinlerde de yer almıştır.
Hurma
İslam dininde hurmanın yeri özeldir. Hazreti Muhammed’in oruç tutarken yediği ve orucunu da beraber açtığı besin hurmadır. Hurma ağacının Hazreti Adem’in topraktan yaratılırken elekten geçirildiği ve elekte kalan topraktan yaratıldığına inanılır.
Nar
Nar, İslam dininde cennet meyvelerinden biridir. Birçok ayette yer alır ve bolluğu temsil eder. İsraftan kaçınılması gerektiği bu ayetlerle belirtilmiştir.
“Çardaklı ve çardaksız (üzüm) bahçeleri, ürünleri çeşit çeşit hurmaları, ekinleri birbirine benzer ve benzemez biçimde zeytin ve narları yaratan O’dur. Her biri meyve verdiği zaman meyvesinden yeyin. Devşirilip toplandığı gün de hakkını (zekât ve sadakasını) verin, fakat israf etmeyin; çünkü Allah israf edenleri sevmez.”
En’âm Suresi 141 . Ayet (Diyanet Vakfı Meali)
Bunun yanında mitlerde de zenginliği ve gücü ifade eder.
Kapak Fotoğrafı: Photo by Gabriella Clare Marino on Unsplash