Hayır diyebilmek…
İnsan hayatının pek çok alanında istemediği şeyleri yapmak zorunda kalıyor. Maalesef içine doğduğu, yaşayıp büyüdüğü çevrenin kendisi için çoktan hazırladığı kalıplara bağlı kalarak, yaşamını sürdürüyor. Bu durumu ne oluşturuyor ve neden böyle davranılıyor? Bunları fark ederek işe başlamalıyız bence.
İşimize öyle geliyordu belki…
Hayatımızın sorunsuz ve düzgün bir şekilde gitmesini istediğimiz için pek çok şeyi onaylamasak da karşı çıkmadan yapıyoruz. Peki, neden? Ya maddi zarar görürüm ya da manevi diyerek. Aç kalırım ya da yalnız. Bu ikileme sıkışıp kaybolmamak için ya da hayatta da rahat var olabilmek ve işimize belki de böylesi daha kolay geldiği için hayır diyemiyoruz.
Aileme hiç hayır demedim ki?
Bu sıkıntıyı yaşayan çoğu insanın fark edemediği, aslında doğduğumuz kültürün etkisinden kaynaklı oluşan bir baskı sonucu bu davranışı ediniyoruz. Kodlarımızda yer alan ata kültürümüzün onaylamayacağı, onların aksi bir tavırla hayır dediğimiz anlarda dışlanıp zarar görebiliyoruz. Bence bundan kaynaklı da aman yeter ki laf söz olmasın, ailem zarar görmesin, elalem ne der yaklaşımları kendimiz dışındaki herkesin üzülmesinin önüne geçiyor.
Peki, biz ne olacağız? Genel olarak incelediğim bu konulardaki çalışmalar kişinin, hayır diyememe konusunda aile etkisinin çocukluk yaşantılarında oluşturduğunu ortaya koymakta. Aslında bu olumsuz ve rahatsız edici yaşantılara bakarak işe başlamalıyız.
Korkuyoruz.
İnsanın doğası gereği hayattan istekleri, beklentileri, arzuları var. Hayatta içine kapatıldığımız fanus yüzünden bunları karşılayamadığımız için sosyal ilişkilerimiz de olumsuz etkileniyor. Eğer bizim dışımızdaki birilerine hayır deyip,onlara karşı çıkmaya çalıştığımızdadışlanma ve yalnız kalma gibi durumlarla karşılaşmaktan KORKUYORUZ.
Hiç denedik mi?
Bu konu aklıma geldiğinde kendi hayatımı düşündüm. Hayatımda gerçekten istediğim ama başkaları için hayır demediğim bir sürü olay hatırladım. Bunları düşününce aslında beni mutsuz eden birden fazla olayı fark ettim. Yapmayı denemediğim için birçok anda mutsuz ve sıkıcı yaşantılar geçirmişim. Bu anlara odaklanarak devam edersem belki de hayatımdaki olumsuz etkisini azaltmama yardımcı olabilir.1-2 denememde başarısız olsam da, gerçekten isteyerek denemeye bir yerden başlamamız lazım.
Keşke ben de….
Çevreme baktığımda keşke ben de onlar gibi rahatça kendimi ifade edebilsem dediğim kişiler var. Onların yaşantı ve olay anlarındaki tepkileri izlediğimde aslında bunun olumlu bir getirisi olduğunu da çok daha rahat keşfedebiliyoruz.
Bize de hayır diyebiliyorlarsa?
Bazen yaşamımızda kendimizi değersiz olarak görebiliyoruz. Olmak istediğimiz rolü yaşayamayıp gölgede bırakıldığımız için. Çevremizdeki yaşantılarımızı düşünce aslında bize ne kadar da güzel hayır diyebiliyorlar. Bunlara da odaklanmak lazım. Başkalarının duyguları da önemli ama kendi anlamımızı ve değerimizi yitirecek durumlara sokmamaya dikkat etmeliyiz.
Denemiş birinden…
Bu konuda böyle bir olumsuz yaşantısı olan bir arkadaşım vardı. Kendisiyle bu konu hakkında konuştuğumuzda keşke içe kapanıp başkalarının beklentilerine göre yaşamayı daha önce bırakmayı denemesinin önemini vurguladı. Geç kalmadan hareket edersek, hayatımızdaki anlamsız ve yaşamı yarıda kesen anların farkına varabiliriz belki de.
Nasıl başarırım ki?
Bu davranışı hiç denememiş ve kabuğundan çıkamamış biri için tabii ki ilk başta çok zor. Sürece başlamak için gerçekten istek duyup adım adım, aşama aşama hareket etmeye dikkat etmeliyiz. Birden olması da mümkün değil zaten. Ama bu süreci küçük istek ve yaşantılara hatır diyerek başlarsak aslında, hayatın bu kadar ertelenme ve kendi isteklerini bastırmaya değecek kadar uzun olmadığını fark edebiliriz.
Kendime Hayır!
Hayır diyememe ile ilgili sıkıntılarından bahseden kişilere genelde şu soru ile yüzleştirme yapmaya çalışıyorum. Başkasına hayır diyemediğimizde aslında kendimize hayır dediğimizin farkında mıyız? Buna odaklanır ve bunun üstüne düşersek hayata daha olumlu ve etkili bir pencereden bakabiliriz bence.