Hümanisttik psikolojinin kurucularından Abraham Maslow ve Carl Rogers’a göre; insan doğası iyidir ve gelişmeye açık bir yapıya sahiptir.
Onlara göre; insanların temel ve gelişimsel ihtiyaçları göz önünde bulundurularak potansiyellerinin farkına varmaları için uygun ortam sağlandığında, kendilerini gerçekleştirme ihtimalleri daha yüksektir.
Peki, nedir bu kendini gerçekleştirme? Maslow’un ihtiyaçlar hiyerarşisinin en tepesinde bulunan kendini gerçekleştirme; kişinin kendi potansiyelini ortaya çıkarması, hayatı ve kendisini sorgulaması, hayattan ne istediğini biliyor olması ve insanın kendisini geliştirmesi ile ilgili duyumsadığı ihtiyaçlar bütünüdür.
Buna göre, kendini gerçekleştiren insanlar şu özelliklere sahiptir:

Gerçeği nesnel bir şekilde değerlendirebilme
Bu insanlar kendi önyargıları, beklentileri ve istekleri dışında yaşadıkları dünyanın gerçeklerini farkedip ona göre davranabilirler. Etraflarındaki insanları olduğu gibi algılarlar, kalıplaşmış düşünceler yerine somut fikirlere açıktırlar.


Kendilerini olduğu gibi kabul etme ve buna göre davranabilme
Kendi değerlerinin ve yönelimlerinin farkındadırlar. Başkalarının fikirlerine empoze olmak yerine, kendi oluşturdukları değerler sistemleri vardır ve davranışlarını bunlar motive eder. Samimi, spontane ve olduğu gibi davranırlar.


Evrensel problemlere karşı ilgili olma
Kişisel olmayan, ama başka bir canlıya veya evrene zarar verebilecek olaylara karşı dururlar. Etik ve felsefik bir görüş geliştirirler. Doğru buldukları konulara kendini adayabilirler ve bu konuda sonuna kadar sorumluluk alabilirler.


Kendine yetebilme
Kendi problemlerini çözebilirler. Başkalarından herhangi bir beklentiye sahip değildirler. Diğerlerinin ne dediğine takılmaz kendi dünyalarında soruları yanıtlayabilirler. Sorunlar karşısında sakin olup, kendi çözümlerini üretirler.


Bağımsızlık ve özerklik hissetme
Bu insanlar çevreleriyle iç içe geçmiş değildirler. Fiziksel ve sosyal çevreden bağımsız olarak yaşayabilirler. Mahremiyet onlar için önemlidir. Her zaman kendilerine ayırdıkları özel bir alan vardır ve buraya yaklaşılmasına izin vermezler.


Takdir edebilme
Başkalarının yaptığı güzel ve başarılı şeylerin farkındadırlar ve onlara karşı herhangi bir kıskançlık ya da kötü bir düşünce duymadan, sevinci paylaşıp aynı coşkuyu duyabilirler. Güzel şeyleri takdir etmek onlar için olması gereken doğal bir harekettir.


İnsanlıkla özdeşleşebilme ve empati duygusu
Diğer insanlara karşı herhangi bir ayrımcılık, nefret duygusu taşımazlar. Bütün insanlar onlar için eşittir ve hepsi iyi yaşamayı hak eden canlılardır. Diğerlerinin sorunlarına karşı empatik duygular geliştirip çözüm odaklı yaklaşırlar.


Demokratik bir yapıda olma
İnsanları ırk, din gibi özelliklere göre ayırmaz herkesle dost olabilirler. Fakat onlar için sağduyu, bilgi ve iyi kişilik özellikleri daha önemlidir ve bu özelliklere sahip insanları diğerlerinden rahatlıkla ayırıp ona göre davranış sergileyebilirler. Daha derin kişilerarası ilişkiler geliştirebilirler.


Yaratıcıdırlar
Herhangi bir alanda yeni görüşler geliştirebilir, olaylara farklı açılardan yaklaşabilirler. Yeni şeyler keşfetmeye açıktırlar. Hayatlarının her alanında yaratıcı tutum ve davranış görmek mümkündür. Yeni ve orijinal ürünler çıkartmaya hazırdırlar.


Doruk yaşantılar deneyimleme
Hayatlarında bir sürü doruk yaşantı hissi duyumsarlar. Bunlara mutluluk ve tüm potansiyelini kullanmaktan doğan memnuniyetin en zirvede hissedildiği noktalar diyebiliriz. Bireyin özelliklerinin farkında olup ihtiyaçlarına odaklanması ve bunları karşılaması sonucunda sevgi, yaratıcılık ve rahatlama hissetmesidir. Yoğun heyecan yaşayabileceği durumlara girmek onlar için alışagelmiş durumlardır.
