
Art Nouveau Nedir?
Art Nouveau, 20. yüzyılın başında Avrupa ve Amerika Birleşik Devletleri’nde mimariyi, güzel sanatları ve özellikle dekoratif sanatları karakterize eden uluslararası bir süsleme sanatı stilidir . ‘Art Nouveau’ (Yeni Sanat), terimi ilk olarak 1884’te Belçika’da kullanılmıştır.
Yeni akım, farklı ülkelerde birçok farklı isimle anılmaktaydı: Almanya’da Jugendstil, Avusturya’da Viyana Ayrılığı , İskoçya’da Glasgow Stili, İtalya’da Arte Nuova veya Stile Liberty ve Fransa’da Belle Époque.

Art Nouveau sanatçıları, tüm sanatların birleşmesi gerektiğine inandıklarından, birçok farklı sanat biçimini ve alanını kapsayan birleştirici bir harekete dönüştü. Sanatı ve tasarımı modernize etmeyi amaçlayan sanatçılar, organik ve doğal biçimlerden ilham aldılar. Kıvrımlı, asimetrik eğriler ve çizgilerle zarif tasarımları ortaya çıkardılar.


Les Vingt
Art Nouveau terimi ilk kez 1884 yılında Belçika sanat dergisi ‘L’Art Moderne’de, tüm sanatların birleştirilmesine adanmış 20 sanatçıdan oluşan “Les Vingt” grubunun çalışmalarını tanımlamak için kullanılmıştır.
Hem William Morris’in sanat ve el sanatları hareketinden hem de estetik hareketinden etkilenen Les Vingt’in savunucuları, sanayi devrimiyle ortaya çıkan düşük kaliteli, seri üretim ürünlere ve Victoria dönemi sanat ve mimarisinin ağır, karmaşık tasarımlarına karşı mücadele etmişlerdir.

Mimari
Kıvrımlı hatlarıyla, mimaride akıl ve yapı netliği gibi geleneksel değerlere bir tepki olarak doğmuştur. İlk olarak Brüksel’de ortaya çıkan bu tarz, kısa sürede Avrupa’ya yayılmıştır. Ancak özellikle Paris’te, Georges-Eugène Haussmann’ın binalara uyguladığı katı düzenlemelere iki boyutlu veya heykelsi süslemelerle ritmik bir alternatif sağlamıştır.

Cam Sanatı
Akım, en dikkat çekici ifadelerinden birini cam sanatında bulmuştur. Cam tasarımcıları yerleşik atölyelerle iş birliği yaparak, nihayetinde gravür win cameo, çift katmanlar ve asit gravürü gibi üretim teknikleri geliştirmişlerdir. Şeffaflık ve opaklığın yanı sıra doğal formlardan esinlenen dalgalı şekiller gibi aranan efektleri yaratmışlardır.
Avrupa’da Nancy şehri, cam endüstrisinin en önemli merkezlerinden biri haline gelirken Louis Comfort Tiffany’nin atölyeleri, deneysel vitray renklendirme teknikleri ve ikonik Tiffany lambasının üretimiyle yurtdışında kendilerine bir isim yapmışlardır.

Belki de Art Nouveau dendiğinde herkesin aklına gelen ilk sanatçılardan biri, Avusturyalı sanatçı Gustav Klimt’tir. Sanatçıları, tasarımcıları ve mimarları bir araya getiren Viyana merkezli Art Nouveau grubu Avusturya Secession’ın ilk başkanı olan Klimt, güzellik ve faydayı birleştiren Gesamtkunstwerk ilkesi doğrultusunda çalışmıştır. Erotizm ve cinsellik, Klimt’in çalışmalarında önemli unsurlardır.


Aubrey Beardsley
Aubrey Beardsley, hiçbir zaman resmi olarak eğitim almamış yetenekli genç bir İngiliz sanatçıydı.
Kışkırtıcı erotik konuları cesurca tasvir etmesi nedeniyle, Art Nouveau hareketinin en tartışmalı figürlerinden biri haline gelmiştir. 25 yaşında zamansız bir şekilde ölmesine rağmen, Oscar Wilde’ın Salomé’si için Hint mürekkebi illüstrasyonları da dahil olmak üzere çok sayıda önemli sanat eseri üretmiştir.

Antoni Gaudí
Antoni Gaudí, Art Nouveau mimarisinin Katalan versiyonu olan Modernisme ile ilişkilendirilen en ünlü mimarlardan biridir. En çok Barselona’daki Sagra da Familia Katedrali ve Park Güell ile ünlü olan Katalan mimar, binalarında bol miktarda eğri, gösterişli pürüzsüz tasarımlar ve cesur renkler kullanmıştır.


Louis Comfort Tiffany
Louis Comfort Tiffany, Amerika Birleşik Devletleri’nde Art Nouveau ile en çok ilişkilendirilen isim olmuştur. Babası tarafından 1837’de kurulan Silver Empire Tiffany & Co.’nun varisi olan Tiffany, bir ressam olarak sanat hayatına başlamış, ancak özellikle kurşunlu cam imalatı olmak üzere dekoratif sanat eserleriyle tanınmıştır.

Osmanlı İmparatorluğu’nda Art Nouveau
Art Nouveau, II. Abdülhamid sayesinde Osmanlı topraklarına da gelmiştir. İstanbul’a davet ettiği İtalyan mimar Raimondo D’Aronco sayesinde, akım saraylarda kendini göstermeye başlamıştır. Art Nouveau akımın izlerini taşıyan yapıları İstanbul’un farklı semtlerinde görülebilir. İstanbul – Maçka, İstiklal Caddesi Tünel mevkii, Nişantaşı, Yıldız ve Gümüşsuyu semtleri bunlardan bazılarıdır.