‘Satranç hakkında, hayat için çok uzun olduğu söylenir ama bu satrancın değil, hayatın kusurudur.’
Irning Chernev
Satranç Nedir?
İki oyunculu, masa oyunları arasında yer alan satranç, bir spor dalı olarak da kabul ediliyor.
Dünya çapında turnuvaları düzenlenen satranç; satranç tahtası ve taşlarıyla oynanan, iki oyunculu bir strateji ve zeka oyunu olarak da tanımlanabilir.
‘Satrancın esası onun ne olduğunu düşünmektir.’
David Bronstein
Satranç Tahtası ve Taşları
Satranç, 8×8 kare bir alan üzerinde; 16 piyon, 4 kale, 4 fil, 4 at, 2 şah ve 2 vezirin bulunduğu toplam 32 satranç taşıyla oynanır.
Satranç tahtasında bulunan toplam 64 karenin yarısı siyah, yarısı beyaz renkten oluşur.
Oyunun başlangıcında, her oyuncunun siyah ya da beyaz; 8 piyon, 2 kale, 2 fil, 2 at, 1 vezir ve 1 şah olmak üzere toplam 16 taşı bulunur.
‘Satranç tahtasında yalan ve ikiyüzlülük çok fazla yaşayamaz.’
Lasker
Satrancın Kısa Tarihi
- Satrancın M.Ö. 2000’li yıllarda Mısır’da oynandığına dair bulgular, piramitlerin üzerindeki kabartmalarda yer almaktadır.
- İlk yazılı kaynaklar ise, M.S. 3. ve 4. yüzyıllara aittir ve Hindistan’da ortaya çıkarılmıştır.
- Oyunun Hindistan’daki yazılı kaynaklarda ismi, Çaturanga olarak geçmektedir.
- M.S. 10. yüzyıla gelindiğinde ise, oyunun Asya ve Avrupa kıtalarında oynandığı bilinmektedir.
- 15. yüzyıldan itibaren Avrupa’da soylular arasında popüler bir oyun haline geldiğine dair pek çok kaynak mevcuttur. Bu dönemde satranç, ‘Kraliyet Oyunu’ olarak da isimlendirilmiştir.
- Oyunun kuralları ve taşların dizilişi zaman içinde değişim göstermiştir. Oyun bugünkü şeklini, 19. yüzyılda almıştır.
- 1924 yılında, Dünya Satranç Federasyonu (FIDE) kurulmuştur.
- 20. yüzyıldan itibaren toplumun her kademesine yayılmaya başlayan oyun, bugün, dünyanın en popüler sporlarından ve oyunlarından biridir.
- Bilgisayarın icadının ardından, 20. yüzyılın sonlarında satranç oynayabilen programlar piyasaya çıkmıştır. Bunlardan bazıları, bugün, dünya şampiyonları seviyesinde oynayabilmektedir.
Satrancın tarihçesiyle ilgili daha detaylı bilgiye Türkiye Satranç Federasyonu’nun ve Gökyay Vakfı Satranç Müzesi’nin web sitelerinden ulaşabilirsiniz.
‘Satranç tahtasında tüm denizdekilerden daha fazla macera vardır.’
Pierre Mac Orlan
Satrancın Genel Kuralları
- Satranç oyununun amacı, rakibin şahını mat etmektir. Bir başka deyişle, rakip şahın bulunduğu kareyi tehdit altına almak ve rakibin, tehdit altında olmayan bir başka kareye kaçışının ya da tehdidi engelleyecek başka bir hamlesinin mümkün olmamasıdır.
- Oyuna beyaz taş başlar. Oyuncular sırayla, yalnızca bir taşla bir hamle yapabilirler.
- Hamle sırası gelen oyuncunun oynama zorunluluğu vardır.
- Bir karede en fazla bir taş durabilir.
- Bir taş, rakibin bir taşını bir sonraki hamlede vurabilecek konumdaysa; rakibin taşı tehdit altında demektir.
- Karşı tarafın şahını tehdit eden oyuncu, karşı tarafı ‘şah’ diyerek uyarır. (Bu kesin bir kural değildir. FIDE kurallarında yer almamaktadır.)
- Şah tehdidini dikkate almak zorunludur.
- Birbirini tehdit edecekleri için iki şah asla yan yana duramaz. Çünkü şahın tehdit edilmiş bir kareye gitmesi yasaktır.
- Her taş, kurallara göre ulaşabileceği bir karedeki rakip taşın bulunduğu kareye yerleşerek, rakip taşı oyun dışı bırakabilir. Bu hamlenin ismi, ‘taş almak’tır. Alınan taş bir daha oyuna dönemez.
- Bulunduğu hattın son karesine ulaşan piyon, oyun dışında olsun ya da olmasın piyondan daha değerli ve şahtan daha değersiz bir başka taşla değiştirilebilir.
- Bir oyuncunun elinde kalan tek taşı şah ise; şah tehdit altında olmasa da, şahın tehdit altında olmayan yapabileceği bir hamlesi yoksa oyun ‘pat’ olur. Yani berabere biter.
- Oyun, oyunculardan herhangi birinin yenilgiyi kabul etmesi veya beraberlik teklif etmesi ve diğerinin bu teklifi kabul etmesi durumlarında sonlandırılabilir.
‘Yaşım arttıkça piyonlara da daha çok değer vermeye başladım.’
Keres
Satranç Taşlarının Dizilişi
Satranç tahtası, oyuncunun perspektifin den bakıldığında sağ alttaki kare beyaz olacak şekilde yerleştirilir.
Sondan bir önceki sıraya piyonlar dizilir. Son sırada (oyuncuya en yakın sırada) figürler yer alır.
Figürler, beyaz taşlar için sırasıyla, soldan sağa Kale, At, Fil, Vezir, Şah, Fil, At ve Kaledir. Siyah taşlar içinse bu sıra tam tersi şekildedir.
Vezir, -her iki oyuncu için de- taşın rengiyle aynı renkteki karede yer alır.
‘Satrançtaki pişmanlıktan daha büyük bir pişmanlık yoktur.’
H.G. Wells
Satrançta Hamleler
Satranç taşları belirli kurallar çerçevesinde hareket ettirilebilir.
Prensip olarak taşlar birbirinin üzerinden atlayamaz. Bunun iki istisnası bulunur: At hamleleri ve Rok.
Rok: Satranç oyununda bir yarı hamlede iki taşın (şah ve kale) hareket etmesine izin veren tek hamle çeşididir. Rok yapılabilmesi için her iki taşın da daha önce hareket ettirilmemiş olması gerekir. Şah, rok yapacağı kaleye doğru 2 kare gider ve o kale, şahın üzerinden geçerek şahın ilk konumundaki karede konumlanır.
Şah: Her yöne, bir kare ilerleyebilir. İki şah asla yan yana duramaz.
Vezir: Tüm yönlerde, her boş kareye yerleşebilir. Başka taşların üzerinden atlayamaz. Çapraz, ileriye, geriye, sağa ve sola hamle yapabilir.
Kale: Vezirden sonra en kuvvetli ikinci taştır. Bulunduğu satır ve sütunda, bir başka taşın üzerinden atlamadan istenen kadar ilerleyebilir. Yani sınırı satranç tahtası kadardır.
Bir at ve bir filin toplamından daha zayıftır. Roktan önce pek hareket etmediği için oyunun başında etkili sayılmaz.
Fil: Çapraz şekilde, istenilen kadar hareket edebilirler. Fakat başka taşların üzerinden atlayamazlar.
At: İki düz, bir çapraz hareket edebilirler. Bir başka deyişle, ‘L’ şeklinde giderler. Taşların üzerinden atlayabilirler.
Piyon: Satrancın en zayıf taşıdır. Diğer taşlar gibi geriye hareket edemezler. Yalnızca ileri hamle yapabilirler.
Başlangıç pozisyonunda, önündeki alanların boş olması şartıyla, bir veya iki hamle ileri gidebilirler. Başlangıç pozisyonunda olmadıklarında yalnızca 1 kare ileri hamle yapabilirler.
Rakip taşını ise, çapraz olarak alırlar.
Bir piyon, karşı tarafın en dipteki satırına ulaştığında vezire, kaleye, file ya da ata dönüşür. Bu dönüşüm, vezirden farklı bir taşa olmuşsa ‘değer kaybı dönüşüm’dür.
‘Tek bir kötü hamle kırk iyi hamleyi boşa çıkarır.’
Horowitz
Dünyanın En Ünlü Satranç Oyuncuları
1998 ile 2006 yılları arasında FIDE’nin düzenlediği Dünya Birinciliği Turnuvası ile Profesyonel Satranççılar Birliği’nin düzenlediği Dünya Şampiyonası sonucunda, her yıl 2 ayrı şampiyon kabul edilmiştir.
2006 yılında, FIDE Dünya Şampiyonu Topalov ile Klasik Dünya Şampiyonu Kramnik arasında oynanan maçın ardından bu durum sona ermiş ve iki dünya şampiyonluğu unvanı birleştirilmiştir.
İlk Dünya Şampiyonu: Wilhelm Steinitz (1886 – 1894)
- Modern satrancın temellerini oluşturmuştur. Paul Morphy ile birlikte konumsal satranç okulunun kurucusu kabul edilmektedir.
- Oyunun nasıl oynanması gerektiğine ilişkin bilimsel ilkeler belirlemeye çalışmıştır.
- Açılış teorisine pek çok katkıda bulunmuştur.
Emmanuel Lasker (1894 – 1921)
- 27 yıl boyunca dünya şampiyonu unvanını taşıyarak, unvanını en uzun süre koruyan dünya şampiyonu oldu.
- Oyunda psikolojik mücadelenin ön planda olduğunu gösteren ilk dünya şampiyonudur.
- En iyi hamleyi değil, rakibini en fazla rahatsız edecek hamleyi yapmayı tercih ederdi.
Jose Raul Capablanca (1921 – 1927)
- Satrancın ilk harika çocuklarından biridir.
- 13 yaşındayken Küba Şampiyonu ve 1921 yılında, hiç oyun kaybetmeden dünya şampiyonu olmuştur.
- Konumsal satranca pek çok yeni katkıda bulunmuştur.
- Satrancın Esasları ismiyle Türkçeye de çevrilen bir kitabı bulunmaktadır.
Mikhail Tal (1960 – 1961)
- Riga Sihirbazı olarak da tanınır.
- Sovyetler Birliği Şampiyonası’nı en fazla kazanan iki oyuncudan biridir.
- Ayrıca, ilk resmi olmayan Dünya Blitz Şampiyonu’dur.
Boris V. Spassky (1969 – 1972)
- Botvinnik’ten sonra, Sovyet Rusya satranç dünyasının ilk harika çocuğu kabul edilmiştir.
- 10 yaşındayken Botvinnik’i simültane gösteride mağlup etmiştir. 15 yaşındayken de Usta seviyesine gelmiştir.
- 1961 yılında, Bakü’de ilk SSCB Şampiyonu unvanını kazanmıştır.
- Sovyet Satranç Okulu’nun en evrensel temsilcilerinden biridir.
Robert James Fischer (1972 – 1975)
- Dünyanın gelmiş geçmiş en başarılı oyuncularından ve en büyük dünya şampiyonlarından biri kabul edilmektedir.
- 1958’de, 14 yaşındayken, Birleşik Devletler Açık Satranç Şampiyonu olarak bu unvanı kazanan en genç oyuncu olmuştur.
- Dünya şampiyonu olmasıyla birlikte pek çok dergiye kapak olan ve televizyon programına katılan Fischer sayesinde satranç, özellikle ABD’de popüler bir oyun haline gelmiştir.
- Dünya şampiyonu olduktan sonra bir daha hiç satranç oynamamıştır.
- Satranca pek çok yönden önemli katkılarda bulunmuştur.
Anatoly Y. Karpov (1975 – 1985 Dünya Şampiyonu, 1993 – 1999 FIDE Dünya Şampiyonu)
- 11 yaşındayken Usta Adayı ve 15 yaşındayken Sovyet Ustası olarak, bu konuda Spassky’nin rekorunu kırmıştır.
- 1969’da Dünya Gençler Şampiyonası’nı kazanarak bunu Spassky’den sonra başaran ilk Sovyet oyuncu olmuştur.
- 1975 yılında, Fischer Dünya Şampiyonluğu maçına çıkmadığı için oynamadan dünya şampiyonu olmuştur.
- 160’tan fazla uluslararası turnuvanın galibi olmuştur ve bu alanda bir dünya rekoruna sahiptir.
Garry K. Kasparov (1985- 1993 Dünya Şampiyonu, 1993 – 2000 PCA Dünya Şampiyonu)
- Rusya Satranç Federasyonu’nun hatası sebebiyle, gençler turnuvası zannedilerek 1979’da Banja Luka’da büyük bir turnuvaya gönderildi. O dönemde elosu olmayan Kasparov’un elosu, turnuvanın ardından 2595’e yükseldi. Bu rakam, Büyükustaların seviyesindeydi.
- 1980’de Dünya Gençler Şampiyonu oldu. Aynı yıl Olimpiyatlarda oynadı ve Büyükusta unvanını kazandı.
- 1984 yılında, satranç tarihinde sonucu belli olmadan tamamlanan ilk oyunu, Karpov’la oynadı.
- 1985’te oynanan 24 maçlık oyunun ardından Karpov’u 13-11 mağlup ederek 22 yaşında, en genç dünya şampiyonu oldu.
- Dünya şampiyonu olduktan sonra profesyonel satrancı yaygınlaştırmak için Büyükustalar Birliği’ni kurdu ve FIDE’ye karşı mücadele vermeye başladı. 1993 yılında kuruluş, Profesyonel Satranç Birliği’ne (PCA) dönüştü.
- Satrançta bilinen en yüksek ratinge ulaşmıştır. Ayrıca, en uzun süre 1 numarada kalan oyuncudur.
- Satranç Oscar’ını 14 defa kazanan tek oyuncudur.
- 1981 ile 1990 yılları arasında oynadığı tüm turnuvalarda birinci veya eş puanlı birinci olmuştur.
- 1989 yılından itibaren, satrançta dünyanın en iyi bilgisayarlarına karşı insanı temsil etmiştir.
- Okullarda satrancın yaygınlaşması için birçok ülkede vakıflar kurmuştur. Türkiye’de satrancın müfredata girmesi projesine de destek olmuştur.
- Benim Ustalarım ve Hayat Satrancı Nasıl Taklit Eder isimlerinde Türkçeye çevrilen kitapları bulunmaktadır.
- Açılış teorisine büyük katkılar yapmıştır.
Vishwanathan Anand (2000 – 2002 & 2007 – 2013 FIDE Dünya Şampiyonu)
- İlk başarısını, 14 yaşındayken Hindistan Gençler Şampiyonası’nı kazanarak elde etmiştir.
- 16 yaşında, toplam 3 kere kazandığı Hindistan Şampiyonluğunun ilkini kazanmıştır.
- 1987’de Dünya Gençler Şampiyonası’nı kazanan ilk Hintli oyuncu olmuştur.
- 1988’de Hindistan’ın Büyükustası olmuştur.
- Hızlı oynamasıyla tanınır. Hızlı satrançta dünyanın en iyi oyuncularından biridir.
- Satranç Oscar’ını 4 defa kazanmıştır.
- Satranç tarihinde 2800 elo barajını geçen beş oyuncudan biridir.
Magnus Carlsen (2013 – …)
- FIDE sıralamasında birinci sıradadır ve 2882 puan ile en yüksek eloya sahiptir.
- Satrancın Mozart’ı olarak da anılmaktadır.
- 13,5 yaşındayken Büyükusta olmuştur. Tarihin en genç üçüncü Büyükustası olmuştur.
‘Satrançta kahramanlar yoktur.’
Cory Evans
Satranç Benzeri Diğer Oyunlar
Satrancın öncüleri: Çaturanga ve Şatranj
Satrançla aynı kökten gelen fakat kültür, gelenek ve bölgelere özgü değişiklikler gösterenler: Shogi, Xianggi, Makruk, vb.
‘Bir satranç oyununun üç aşaması vardır: Birincisi, üstünlüğe sahip olduğunuzu umduğunuz andır. İkincisi, üstünlüğe sahip olduğunuzu düşündüğünüz andır, ve üçüncüsü, kaybedeceğinizi bildiğiniz andır.’
S. Tartakower
Satrançla İlgili İlginç Bilgiler
- Teorik olarak bir satranç oyununda en fazla 5870 hamle oynanabilir.
- Bilgisayarın satrancı çözdüğünü ifade eden Amerika Satranç Birliği’ne göre; ilk 10 hamlede oynanabilecek yaklaşık 170 x 1027farklı seçenek vardır.
- En uzun süren satranç oyunu, 1989 yılında Belgrad’da Nikolic ile Arsovic arasında oynanmıştır. 269 hamlenin ardından maç berabere bitmiştir.
- Piyonların ilk hamlede 2 kare ilerleyebilme kuralı, 1280 yılında İspanya’da geliştirilmiştir.
- 1988 yılında, Long Beach Kaliforniya’da Deep Thought ismindeki bilgisayar, bir Büyükustayı yenen ilk bilgisayar olmuştur.
- ‘Şah Mat’ ifadesi, Farsçada ‘Şah (Kral) Öldü’ anlamına gelmektedir.
- Oyun başlangıcından itibaren ikinci hamleden sonra mat etmenin 8, üçüncü hamleden sonra mat etmenin 355 farklı yolu vardır.
- Frank Marshall, uluslararası bir turnuvada Sovyet bir oyuncuyu mağlup eden ilk Amerikalı oyuncudur.
- Satranç oynamak amacıyla geliştirilen ilk bilgisayarın mucidi Alan Turing’dir.
‘Oyunun galibi sondan bir önceki hatayı yapan oyuncudur.’
S. Tartakower
Guinness Rekortmeni
Gökyay Vakfı Satranç Müzesi
Akın Gökyay’ın 1975 yılında başladığı ve 412 satranç takımına ulaşan koleksiyonu, 31 Ocak 2012’de Guinness Rekorlar Kitabı’na girmiş; Türkiye’deki tescilli, ilk ve tek satranç takımı koleksiyonudur.
Bugün, 110 ülkeden 700’den fazla satranç takımına ulaşan koleksiyon; 13 Ekim 2015 tarihinde Ankara Altındağ’da Gökyay Vakfı Satranç Müzesi’nde ziyarete açılmıştır.
Madagaskar’dan Şili’ye ve Fransa’ya kadar dünyanın dört bir yanından temin edilen koleksiyonda; Şirinler, Harry Potter ve Yüzüklerin Efendisi gibi tematik setler ile tarihi, kültürel ve politik özellikleri yansıtan setler bulunmaktadır.
Ayrıca, eski Ankara evi mimarisinde hizmet veren müzede, keyifli anılar biriktirebileceğiniz Chaturanga Cafe ve özgün hediyeler alabileceğiniz Müze Mağazası da bulunuyor.
Eğitimlerin ve geniş yelpazede etkinliklerin düzenlendiği Gökyay Vakfı Satranç Müzesi’yle ilgili detaylı bilgiye buradan ulaşabilirsiniz.
Not: Listemizde yer alan tüm görsellerin hakları Gökyay Vakfı Satranç Müzesi’ne aittir.
Bu içerik Gökyay Vakfı Satranç Müzesi sponsorluğunda hazırlanmıştır.