Battığı günden beri pek çok insanın ilgisini çeken, James Cameron’un yönettiği filmle daha da ünlenen Titanik ile ilgili 10 ilginç bilgi:
Futiliy
1898 yılında Futiliy isimli bir kurgu roman Morgan Robertson tarafından yayımlanır. Bu kitap, Titan isimli bir geminin Atlantik Okyanusu’nu geçmek üzere çıktığı ilk seferinde buzdağına çarparak batmasını ve bu olayın ciddi can kaybıyla sonuçlanmasını konu alır. Bu kurgu roman, yayımlanmasından 14 yıl sonra “Titanic” adlı gemide hayat bulmuştur.
Dördüncü Baca
Titanik’in dördüncü bacasının gemide hiçbir işlevi yoktu. O baca tamamen estetik kaygıdan, geminin daha güzel görünmesi için yapılmıştı.
Tek Çocuk
1986 yılının temmuz ayında Titanik araştırmalarını yöneten Robert Ballard, araştırma robotu Jason’dan gelen görüntüler karşısında çok duygulanır. Orada, geminin bordasında bir kafatası durmaktadır. Ama çok geçmeden bunun porselen bir bebek olduğu anlaşılır. Bu oyuncak, Lorraine Allison’un her gece sarılarak uyuduğu bebeğidir. Lorraine Allison ise, birinci sınıfta yolculuk edip, kurtulamayan tek çocuktur.
Ateş
Titanik’in 6 numaralı kazan dairesi, Belfast’ta yanmaya başlamış ve buzdağına çarpmadan bir gün önce söndürülebilmiştir. 5 ve 6 numaralı kazanlar arasındaki su geçirmez bölüm, yangında görmüş olduğu hasar nedeniyle buzdağıyla çarpışmanın ardından aniden yıkılmış ve geminin batışını hızlandırmıştır. Yani, Titanik’in batışında buzun olduğu kadar ateşin de etkisi vardır.
Tek İnsan
Telsiz odasında görevli olan Herald Brayd, batış anını sonuna dek yaşayıp kurtulmayı başaran tek insandır. İki ayağı da kırılmış olan genç adam, Titanik’in yardımına gelen Carpathia gemisinde de çalışmaya devam etmiştir.
Posta Memurları
Titanik’te ilk ölenler posta memurlarıdır. Çünkü boğulan posta memurlarının tek amacı ambardaki 3.500 paket mektubu kurtarmaktır.
Ömer Hayyam
Amin Maalouf’un Semerkant adlı eserinin son bölümünde Ömer Hayyam’ın elyazması rubailerinin Titanik’te bir kasada olduğu yazılıdır. Atlas Okyanusu Titanik ile birlikte rubaileri de yutmuştur.
William T. Stead
William T. Stead, 1892 yılında yazdığı bir öyküde buzdağına çarparak batan bir gemiyi anlatır. Kendisini de hikayenin içine katar. Yazarın kurtulanlar arasında olduğu öyküdeki geminin adı Titanik’tir. Öykünün yayımlanmasından 20 yıl sonra batan Titanik’te boğularak ölen yolcuların birinin adı da William T. Stead’dir.
Kaptan Smith
Titanik filminde, okyanusun camı kırıp içeriye dolmasıyla ölen Kaptan Smith, gerçekte ölmemiş, 19 Temmuz 1912’de eski dostu Kaptan Pryal tarafından görülmüştür. Yanına yaklaşıp, ‘Kaptan Smith nasılsınız?’ diye sorduğunda, ‘Çok iyiyim Pryal, ama beni tutma işim var’ yanıtını alır. Öldü sanılan Kaptan Smith’i tekrar gören denizci, kaptanın Washington’a tren bileti aldığını görür.
İşçilerin Direnişi
Titanik, 2.436 yolcu kapasitesine sahipken, 1.316 yolcuyla okyanusa açılır. Yola koyulmadan önce birçok yolcu biletini iptal eder. Bunun nedeni maden işçilerinin grevde oluşudur. Yani işçilerin direnişi, buzdağına çarparak batan Titanik’te daha çok insanın ölmesini engellemiştir.
