15 Temmuz 2020

Tango: Tutku, Öfke, Aşk ve Hüzün…

Burcu Tur Yüksel Akay

~8dk

Tango Nedir?

Tango, genel bir ifadeyle, Latin Amerika kökenli bir dans türü ve bu dansla birlikte geliştirilen müzik tarzıdır.

İsmin Kökeni

Tango kelimesinin dilbilimsel kökeni bulunamamıştır, ancak kelimenin kökeniyle ilgili birden fazla teori bulunmaktadır. 

Bunlardan en yaygını; İspanyol sömürgesi altındaki Arjantin’e, 16. yüzyılda, Afrika’nın Bantu bölgesinden getirilen kölelerin kendi kültürünü burada sürdürmesiyle bağlantı kurar. Bantu halkının tamtam ismi verilen davula benzer enstrüman ile icra edilen müziği ve Candombé dansı kendine özgüdür. Halkın, hem müziği icra etmekte kullanılan enstrüman hem de müziğin ve dansın icra edildiği mekan için tango kelimesini kullandığı bilinmektedir.

Bir diğer teori ise, kelimenin Latincede dokunmak anlamına gelen ‘tangere’ fiilinden türetildiğidir.

Por Una Cabeza, Carlos Gardel

Tangonun Tarihi

Pek çok kaynakta, tangonun 1880 ya da 1890 yılında, Arjantin’in başkenti Buenos Aires’de doğduğu bilgisi yer almaktadır.

Tango; köleliğin kaldırıldığı 1853 yılından itibaren kendi kültürünü, örf ve adetlerini yaşamakta serbest bırakılan siyahilerin, kentin bakımsız ve ücra bölgelerinde yaşayan yoksul kesimin, işçi sınıfının ve Avrupa’dan yeni bir hayat hayaliyle Arjantin’e gelen göçmenlerin birlikte oluşturduğu bir alt-kültür ya da sokak kültürü sayılabilir.

tango sahnesi

Özellikle Avrupa’dan maden yataklarında ve tarlalarda çalışmak için gelen göçmenlerle, kentin nüfus dengesinin bozulması; erkeklere kadınların dikkatini çekmek ve eğlenmek için iki seçenek bırakmıştır. İlki, beklerken eğlenmeleri için tango müziğinin çalındığı genelevlere gitmek; ikincisi ise, dans etmek.

Tango tarihçileri ise; tangonun genelevlerde doğmadığını, Arjantin’in yoksul bölgelerinde yapıldığını; fakat zengin kesimin genelevlerde tangoyla tanıştığını belirtiyorlar.

tango dans

Ortaya çıkışında yatan sosyal, ekonomik ve kültürel etkenlerle hırçınlığı, küstahlığı ve hayal kırıklıklarını barındıran bu tutkulu dans ve müzik; yersiz yurtsuzluğu, umutsuz aşkları, dışlanmayı, sılayı, acıyı, tutkuyu ve öfkeyi cesurca açığa vurur. 

tango

Avrupa’ya Yayılışı

Sokaklarda ortaya çıktığı ve genelevlerde yapıldığı için Arjantin’in zengin kesimi tarafından kabul görmeyen, ahlaka aykırı bulunan ve hatta yasaklanan tango, 20. yüzyılın başlarında, gemilerle Arjantin’den Avrupa’ya giden tangocular tarafından eski dünyaya taşınmıştır.

Özellikle Parislilerin ilgisi ve sosyete içinde popülerleşmesi, tangonun Arjantin’de de değer kazanmasında rol oynamıştır.

Tangonun Gelişimi

  • 1800’lü yılların sonunda gelişmeye başlayan tango, ilk olarak Tango Crillo ya da Basit Tango olarak isimlendirilmiştir. Bu dönemde tangolar sözsüzdür (bazılarına daha sonra söz yazılmıştır).
  • İlk sözlü tangolar, 1917’den sonra yazılmaya başlanmıştır. Bu yıllarda, özellikle Avrupa’da büyük ilgi görmesi üzerine, alt sınıf dansı olmaktan sıyrılmaya ve salonlarda icra edilmeye başlanmıştır.
  • İlk kez 1917 yılında, Arjantinliler’in El rey del Tango (Tangonun Kralı) olarak isimlendirdikleri Carlos Gardel, smokin giymiş, argo ve erotizmden uzak sözlerle tango söylemiştir.
  • 1925 yılında tangoda köklü değişimler başlamıştır. Büyük orkestralar kurulmuş ve gösteriler yapılmaya başlanmıştır. Tango şiirleri yazılmaya başlanmış, artık müzik ve dansa üçüncü bir boyut eklenmiştir. 
  • İlk tango plakları da 1925’ten sonra çıkmaya başlamıştır.
  • 1920 ile 1940 yılları arasındaki süreç, Tangonun Altın Çağı olarak nitelendirilmektedir. Bu dönemde, zengin sınıf tarafından sadeleştirilerek salon tangosuna dönüştürülmüştür.
bandoneon
Bandoneon

Tango Müziği

Tangonun müziksel kökeninde Arjantin’de yaşayan Afrikalıların Milonga’sı, İspanyolların Tango Andaluz’u ve Küba’nın Habanera’sı vardır.

Tangonun ilk orkestralarında üç temel enstrüman bulunmuştur: Keman, flüt ve arp. Zamanla arp yerine flamenko gitarı kullanılmaya başlanmış ardındansa, piyano ve bandoneon* eklenmiştir. Bu 5 enstrüman orkestranın temellerini oluşturmuştur. Zaman içinde orkestraya kontrbas da dahil edilmiştir.

  • Sexteto Tipica: 1 piyano, 1 kontrbas, 2 keman ve 2 bandoneondan oluşan orkestradır.
  • Orquesta Tipica: 1 piyano, 1 kontrbas, 3 bandoneon ve küçük bir yaylı grubundan oluşur.
  • Grande Tipica: Birden fazla kemanın ve kemandan daha fazla bandoneonun bulunduğu orkestralardır.

*Bandoneon: Almanya’da icat edilen akordeonun akrabası, akordeondan daha küçük bir müzik enstrümanıdır.

Libertango, Astor Piazzolla

Tangonun günümüzdeki belli başlı stilleri:

  • Arjantin
  • Oriental ya da Uruguayo
  • Milonguero ya da Apilado: Kapalı tutuşla, hafifçe yaslanmış bir duruşla dans edilir. Partnerler dans boyunca üst vücut temasını ve kalça pozisyonları paralelliğini korur.
  • Nuevo: Dik duruşta, açık ve gevşek bir tutuşla dans edilir. Her dansçı kendi eksenini korur. Geleneksel müzikle yapılır.
  • Canyengue: Dansın tarihsel bir formudur. 1920’lerde ortaya çıkmıştır. Dansçılar bükülmüş dizlerle hareket eder. Kapalı tutuşla dans edilir. Küçük adımların vurgulandığı abartılı hareketler ön plandadır.
  • Liso
  • Salon: Vücut genellikle dik pozisyondadır. Açık ya da kapalı tutuşla yapılabilir. Genellikle 4/4’lük tango müziğiyle dans edilir. 
  • Orillero
  • Show ya da Fantasia: Birkaç tango stilini birleştirir. Açık tutuş ile, abartılı hareketler ve genellikle baleden ek hareketler alınarak yapılır. 
  • Finnish (Fin)

Carlos Gardel’in doğum günü olan 11 Aralık, Arjantin’de Ulusal Tango Günü olarak kutlanmaya başlanmış, daha sonra Dünya Tango Günü olarak kabul edilmiştir.

tango sahne dans

Dans tarihine doğaçlamayı getiren ilk eşli dans olan tango, kadın ve erkeğin yüz yüze geldiği 3. danstır.

tango
Bu içeriği beğendiniz mi? Bunun gibi daha fazla içerik üretebilmemiz için bize Patreon´da destek olun. 🙂
10layn.com Patreon button
Burcu Tur Yüksel Akay

Burcu Tur Yüksel Akay

Tüm yazıları

E-bültenimize kaydolun.