Daha sağlıklı olmak için uyguladığımız temel yöntemler bellidir: İdeal kiloya ulaşmak, düzenli egzersiz yapmak, sağlıklı besinler tüketmek, yeterince uyumak, vb.
Bu listede yer alan yöntemlerse, alıştığımız sağlık ipuçları ile kıyaslandığında biraz tuhaf olsalar da, sağlığımızı iyileştirmede işe yarayabiliyorlar.
Daha küçük bedenli kıyafetler giyebilecek kadar kilo alın.
Yukarıdaki cümle çelişkili görünüyor olsa da, vücut ağırlığımızı kas-yağ dağılımıyla ele aldığımızda oldukça doğru.
60 kilogram ağırlığındaki iki insan, aynı bedendeki kıyafetlere sığamayabilir. Bu vücudumuzdaki kas ve yağ oranıyla ilintilidir. Vücudumuzda kas artışı olduğunda, aynı orandaki yağ artışına kıyasla daha ağır oluruz ve kas, yağdan daha az yer kaplar.
Yani, kilo takibi yapmak yerine vücudumuzdaki kas oranını yükseltmeye çalışmak daha doğru bir strateji olacaktır. Bunun için de, düzenli egzersiz yapmak ve doğru besinleri tüketmek oldukça önemli.
Sıcak günlerde, ılık içecekler tüketin.
Sıcak günlerde terlememizin asıl sebebi, vücut sıcaklığının dengelenmesi. Bu yüzden çok sıcak günlerde soğuk ya da sıcak içecekler yerine, ılık içecekler tüketmek daha ferahlatıcı bir deneyim olacaktır.
Daha az yemek için, daha çok yiyin.
Beslenme alışkanlıklarıyla ilgili bir diğer tuhaf bilgi ise, daha az yemek için bazı yiyeceklerden daha çok yemek.
Açlıkla başa çıkmak için kraker gibi atıştırmalıklar tüketmek iyi bir seçenek değildir. Az miktarda karbonhidrat tükettiğimizde kan şekeri seviyemiz artar ve daha fazla karbonhidrat tüketmek isteriz. Bunun yerine elma, peynir, leblebi, kuru meyve, meyveli yoğurt ya da fıstık ezmesi gibi protein oranı daha yüksek yiyecekler tercih ederek yemek yeme isteğini bastırabilirsiniz.
Yorgun hissettiğinizde enerji içecekleri içmeyin.
Bir fincan kahveye kıyasla, ortalama 5 kat daha fazla kafein içeren enerji içecekleri, kısa süreli enerji patlaması sağlasa da; kan basıncının yükselmesi , stres seviyesinin yükselmesi ve sinirlilik gibi yan etkilere sahiptir. Ayrıca genellikle yoğun şeker ve merkezi sinir sistemi uyarıcısı olan taurin içerirler.
Kandaki şeker seviyesinin bir anda artması ve güçlü bir şekilde düşmesi ise, ilk enerji patlamasının ardından daha yoğun bir yorgunluğa sebep olur.
Zayıflamak istiyorsanız asitli içeceklerin tamamından kaçının.
Uzmanlar fazla kilolarından kurtulmak isteyenlere, başta asitli diyet içecekler olmak üzere tüm asitli içeceklerden kaçınmalarını öneriyor.
Araştırmalar, asitli diyet içecekler tüketen kişilerin daha fazla kalori tükettiğini ve on yıllık süreçte, her gün 1 adet asitli içecek tüketen bir kişinin, hiç asitli içecek tüketmemiş birine kıyasla bel çevresi kalınlığının %70 daha fazla arttığını gösteriyor.
Dişlerinizin daha sağlıklı olması için yemekten hemen sonra dişlerinizi fırçalamayın.
Yemeklerden sonra ve özellikle asitli içecekler tükettikten hemen sonra dişlerinizi fırçalamayın. Çünkü domatesten turunçgillere ve maden suyuna kadar pek çok yiyecek ve içecekte asit bulunur ve asit, diş minesini yumuşatır.
Bu yüzden bir şeyler yiyip içtikten sonra, en azından birkaç dakika bekleyin ve dişlerinizi daha sonra fırçalayın. Böylece dişlerinize zarar vermemiş olursunuz.
Şekerleme yapmadan önce kahve için.
Japonya’da yapılan bir araştırma; 1-2 fincan kahve içtikten sonra 20 dakika şekerleme yapan kişilerin, kahve içmeyenlere kıyasla daha enerjik ve uyanık olarak kalktıklarını gösteriyor.
Yorgun olduğunuzda egzersiz yapın.
Uzun ve yorucu günlerden sonra egzersiz yapmak imkansız gibi görünebilir. Fakat yapılan araştırmalar, yarım saat süreyle orta yoğunlukta egzersiz yapmanın yorgunluğu azalttığını ve ruh halini iyileştirdiğini gösteriyor.
Hafızanızı güçlendirmek için elle yazın.
Araştırmalar, bir bilgiyi ezberlemek ya da öğrenmek için elle alınan notların daha etkili olduğunu gösteriyor. Ayrıca el yazısı bir metni okuduğumuzda, daha hızlı hatırlayabiliyoruz.
Yalnız vakit geçirin.
Gündelik hayat koşturmacasında bir aktiviteden bir başkasına nefes almadan ilerlemek, hem ruh halimize hem de ilişkilerimize zarar veriyor.
Kendinize zaman ayırmak ve yalnız zaman geçirmek, hem kendinizi daha iyi tanımanıza yardımcı olacak hem de hayatın akışında dürtüsel davranmanızı engelleyerek daha berrak düşünmenizi sağlayacaktır.
