*Gezgin, Halil Cibran
Halil Cibran (Khalil Gibran) 1883 yılında, o yıllarda Osmanlı topraklarına dahil olan Lübnan’da doğdu ve 10 Nisan 1931 tarihinde, ABD’de hayata veda etti.
Dünya edebiyatının en tanınmış şairlerinden biri olan Halil Cibran, aynı zamanda ressam, filozof ve roman yazarıydı.
‘… bırakın mesafeler olsun birlikteliğinizde… Birbirinizi sevin ama aşkı pranga eylemeyin.
Şarkı söyleyip dans edin birlikte, eğlenin, ama yalnız başınıza olun ikiniz de.
Hatta aynı müzikte titreseler de ayrı duran telleri gibi lavtanın.
Yüreklerinizi verin, fakat teslim etmeyin birbirinizin eline.’
Özellikle Arap dünyasında çağının dâhisi kabul edilen Cibran, düşünceleriyle tüm dünyada büyük yankı uyandırmıştı.
Şiirleri 20’nin üzerinde dile çevrilen Halil Cibran, edebiyat ve düşün dünyası kadar resim sanatında da ismi dünya çapında tanınmış bir sanatçıydı.
‘Yüreğiniz bir yanardağsa, nasıl umabilirsiniz ellerinizde çiçeklerin açmasını?’
Babası vergi kaçakçılığı suçundan tutuklanıp ailenin tüm mal varlığına el konulduğunda, Halil Cibran henüz 8 yaşındaydı.
Cibran, 1895 yılında, annesi ve kardeşleriyle Boston’a göç etti. Babası Lübnan’da kalmıştı ve ailenin Amerika’daki yılları yoksullukla mücadele ederek geçecekti.
Kız kardeşleri okula kayıt olamamıştı, fakat Halil Cibran, Boston’da bir okula kabul edilmişti.
Okul kaydı sırasında Cubran Halil Cubran olan ismi, Halil Cibran olarak yazılmıştı. Düzelttirmek istemişse de, ismi bu şekilde kalmıştı.
1896 yılında, fotoğraf sanatçısı Fred Holland Day ile tanışmasıysa, Cibran’ın Boston sanat çevrelerince tanınmasına ve resimlerinin kitap kapaklarına basılmasına yardımcı olmuştu.
Bu karşılaşma Cibran’ın sanat dünyasına adım atmasını sağlamışsa da annesini tedirgin etmişti. Bu yüzden Cibran’ın Lübnan’a dönmesine karar verdi.
‘Ve devirmek istediğiniz bir despot varsa, önce onun sizin içinizde kurduğu tahtı devirmeye bakın.’
1898 yılında, Lübnan’da öğrenimine devam eden Cibran, burada Arapçasını kusursuzlaştırmasının yanı sıra Fransızca öğrendi ve resim yapmaya yoğunlaştı.
Kardeşlerinin ölümü ve annesinin hastalığı sebebiyle 1902 yılında Boston’a dönen Halil Cibran, annesinin kaybının ardından kız kardeşi Mariana ile Boston’da yaşamaya devam etti.
‘Aynı duyguyu paylaşan kederli ruhlar birbiriyle karşılaştıklarında huzur bulurlar.’
Resim çalışmalarına devam eden Cibran, ilk kişisel sergisini 1904 yılının Mayıs ayında açtı.
Açılışta, uzun yıllar dostu olacak ve onu koruması altına alacak Mary Haskell’le tanıştı. Haskell, Cibran’ın hem finansörü olmuş hem de onu İngilizce yazmaya teşvik etmişti.
Cibran’sa, Haskell için, beni o sanatçı yaptı, demiştir.
‘Ve hep böyle olmuştur ezelden beri, ayrılık vakti gelip çatıncaya kadar, sevgi kendi derinliklerini bilmez.’
1904 yılından itibaren Cibran’ın Arapça olarak kaleme aldığı yazılar, Arap göçmenlerin gazetesi olan El-Muhacir’de yayımlanmaya başladı.
Aynı dönemde İngilizce yazmaya da devam eden Cibran’ın iki Arapça kitabı, art arda 1905 ve 1906 yıllarında yayımlandı. Üçüncü kitabı ise, 1908 yılında okuyucuyla buluştu.
‘Ne gariptir ki toplum olarak, aklı yavaş olana değil de ayağı yavaş olana, yüreği kör olana değil de gözü kör olana acırız.’
Resim bilgisini geliştirmek için 1908 yılında Paris’e giden Cibran, burada Auguste Rodin ve dönemin diğer önemli sanatçılarıyla tanışma fırsatı buldu.
Ruhban sınıfına yönelttiği eleştirilerle 19. yüzyıl şairlerinden Blake’e benzeyen Cibran için Rodin, 20. yüzyılın Blake’i diyordu.
1910 yılında ABD’ye dönen Cibran, New York’a yerleşti, resim ve edebiyat çalışmalarına burada devam etti.
‘Eğer yüreklerinizi yaşamlarınızın gündelik mucizeleri karşısında hayretle dolu tutabilseydiniz, acınız da en az sevinciniz kadar harikulade görünürdü.’
Ruhban sınıfına yönelttiği eleştiriler sebebiyle tehlikeli, devrimci ve gençliği zehirleyici bulunduğu için kilise tarafından aforoz edildi.
Eserlerinde tabiat, sanat, doğa, insan ve vatan sevgisi temalarını işleyen Cibran; toplumun iki yüzlülüğünü, geleneksel toplumlarda kadına biçilen rolleri ve devlet yönetiminin ahlaki temellerini eleştirdi.
Doğu ve batı felsefesini bir araya getiren Cibran, neredeyse tüm eserlerinde kutsal kitapları anımsatan bir üslup kullandı.
‘Kederin ya da sevincin büyüdüğünde, dünya gözünde küçülür.’
Cibran, anavatanında çeşitli dergilerin yönetim kurullarına ve edebiyat cemiyetlerine üye olmasının yanı sıra 1920 yılında, Arap yazarları bir araya getirmek amacıyla Kalem Bağı (Aribitah) isimli bir dernek kurdu.
Arap edebiyatına devrimci bir soluk getirmeyi hedefleyen hareketlere destek veren Halil Cibran, kendi yazılarının da yer aldığı, New York’un ilk Arap gazetesi El Magar’ın kurulmasına da yardımcı oldu.
‘İnsanlar arasında kalbime en yakın olan, bir ülkesi olmayan kral ve dilenmeyi bilmeyen fakirdir.’
Cibran’ın 1923 yılında yayımlanan ve sanatçısının başyapıtı sayılan Ermiş, ABD’de ve Batı Avrupa’da özellikle 68 Kuşağı’nın el kitabı haline geldi.
‘Sahip olduklarınız, gelecekte ihtiyaç olur kaygısıyla sakladığınız şeyler değil midir?’
BONUS I
Hayranı olan Elvis Presley, Cibran’ın kitaplarını ücretsiz dağıtmıştır.
The Beatles üyelerinden John Lennon, trafik kazasında kaybettiği annesi için yazdığı Julia isimli şarkıda, Cibran’ın 1926’da yayımlanan ve aforizmalardan oluşan Kum ve Köpük kitabından parçalara yer vermiştir.
‘Ve geçen yıllar değişen düşüncelerinizden başka nedir ki?’
BONUS II
İlerlemiş siroz ve tüberküloz sebebiyle 1931 yılında, New York’ta hayatını kaybeden Cibran, isteği üzerine doğduğu köy olan Bşarri’ye defnedildi.
Vasiyeti üzerine, kitaplarından gelecek tüm gelir köye bağışlandı ve yakınları tarafından mezarının bulunduğu yerde adına bir müze açıldı.
‘Senin gibi ben de diriyim
Senin yanı başında duruyorum
Gözlerini kapa ve etrafına bak
Beni tam önünde göreceksin.’