Obsesif Kompulsif Bozukluk Nedir?
Obsesif Kompulsif Bozukluk ya da kısaca, OKB; bir anksiyete (endişe) bozukluğudur. Bu bozukluğa sahip olan bireyler, sürekli kendilerini rahatsız eden ve tekrarlayan düşüncelere sahiptirler. Bunun üstesinden gelmek için genellikle rahatlamak amacıyla ritüel veya kompulsiyon adı verilen ve süreklilik gösteren davranışlarda bulunurlar.
Bireylerin sahip olduğu takıntılar çoğunlukla kendilerinin ve çevrelerinin hayatlarını etkileyecek seviyededir. Bazen saatler süren saplantılar yüzünden bireylerin yaşam kalitesi düşer, birey yapması gerekenleri yapamaz ve gün içinde çok fazla yorulur.
OKB, önceleri çok fark edilmese de ya da nadir olduğu sanılsa da, yapılan son araştırmalar bunun doğru olmadığını gösteriyor.
Bir araştırmaya göre; her 100 kişiden 2 veya 3’ü OKB’ye sahip. Bununla beraber, genel olarak ergenlik döneminde ve 20’li yaşların başında görülse de, her yaştan insan bu hastalıktan muzdarip olabiliyor.
OKB’ye neyin sebep olduğu, hala tam olarak aydınlatılabilmiş değil. Uzmanlar biyolojik ve çevresel faktörlerle birlikte çocukluk döneminde geçirilen travmaların da etkisinin olabileceğini söylüyorlar.
En Yaygın Obsesyon Türü
En yaygın obsesyon türü, halk arasındaki adıyla ‘temizlik hastalığı’dır.
Bu kişiler, kendilerine hastalık veya mikrop bulaşması ihtimalinden korkarlar. Bunun kompulsiyonu olarak da tekrar tekrar duş alırlar, ellerini yıkarlar, vb. El sıkışmayı, sarılmayı veya kapı tokmağına dokunmayı reddederler. Çok sık olarak eşyalarını ve evlerini temizlerler. Bu temizlik alışkanlığı, birçok eylemi gerçekleştirmelerini zorlaştırır ve zamanlarının çoğunu temizliğe harcarlar.
Şüphe ve Kontrol
En yaygın olan OKB türlerinden bir diğeri ise, şüphe ve kontrol arzusudur. Yaptıklarından emin oldukları şeyleri düşünürler ve yapmadıkları şüphesine düşüp, sürekli kontrol etme istekleri olur. Kişi, tekrar tekrar kapıyı kilitleyip kilitlemediği, gazı kapatıp kapatmadığı, suyu kapatıp kapatmadığı, elektriği kapatıp kapatmadığı gibi önemli işleri yapıp yapmadığı şüphesi taşıyabilir.
Takıntılı bir şekilde zihne gelen bu şüpheleri gidermek için de hakkında şüphe duydukları şeyleri sürekli kontrol ederler. Ama kontroller içlerini rahatlatmaz. Kontrolden sonra da kontrol edip etmediklerinden şüphe ederler.
Düzen/Simetri
Düzen/simetri OKB’sinde kişi her yerde, her şeyde, her zamanda düzen ve simetri ister. İşleri kendi düzen ve arzularınca yapılıncaya kadar tatmin olmaz veya içi rahat etmez.
Düzen ve simetrinin nerelerde arandığı kişiden kişiye değişebilir. Kimi kitapları düzen içinde ister, kimi dolapları, kimi sayıları, kimi paraları, kimi ise halı saçaklarını.
Uygunsuz Düşünce
Uygunsuz düşünce OKB’si veya halk arasındaki deyişle ‘vesvese hastalığı’, toplumda yaygın görülen Obsesif Kompulsif Bozukluk çeşitlerinden biridir.
Uygunsuz düşünce OKB’sinde kişiler, topluma göre uygunsuz düşüncelere sahip olabilirler. Örneğin; ibadet sırasında uygun olmayan cinsel içerikli düşüncelerin akla gelmesi olabileceği gibi, dini değerlere küfür etme isteği de olabilir.
Uygunsuz içerikteki cinsel düşüncelerde ise, olmaması gereken şahsiyetlere karşı duyulan cinsel dürtüler olabilir. Bazı kişilerde eşcinsel olduklarına dair düşünceler zihni meşgul eder. Kişiler bu tür düşüncelerden çok ciddi düzeyde suçluluk ve utanç duyarlar. Ne çevrelerine ne de bir uzmana açılabilirler. Bu düşüncelerle yanlış şekilde savaşarak hayatlarını daha da zorlaştırırlar.
Bazı bireyler bu nedenle çevrelerinin veya toplumun baskısı yüzünden cinsel yönelimlerini kabul etmekte zorlanırlar veya hiç edemezler. Uygunsuz saldırgan içerikteki düşünceler ise, çoğunlukla çocuk veya engelli gibi yardıma muhtaç birine saldırma düşünceleri akla gelir ve suçluluk yaratır.
Biriktirme
Biriktirme OKB’sinde kişiler evlerinden hiçbir şeyi atmaya kıyamazlar. Belki de hiç kullanmamış ya da kullanmayacak olmalarına rağmen, o eşyalara bir gün ihtiyaçları olabileceğini düşünürler. Bu yüzden de evleri, çöp eve dönüşebilir.
Uzmanlara göre bu durum, çoğunlukla bireylerin eşyalara duygusal anlamlar yüklemesiyle meydana geliyor. Bu kişiler genellikle insanlara vermeleri gereken hisleri eşyalarına verirler. Bu yüzden çoğunlukla toplumdan izole yaşarlar, daha yalnızdırlar ve genellikle sosyal çalışmacılar tarafından tespit edilirler. Yardım almaları sağlanır.
OKB’ye sahip olan kişilerle temas halindeyseniz, kendilerini rahatlamak için yaptıkları davranışları edebildiğiniz kadar tolere edip, onlara yardımcı olmalısınız. Dışarıdan bakıldığında yaptıkları hareketlerin tuhaf ve mantıksız olduğunu düşünseniz bile empati yapıp onları biraz da olsa anlamaya çalışmalısınız. Bu sizin için yorucu olsa da, o kişiler için kat ve kat daha yorucu. Bu davranışları için onları yargılayıp dalga geçmek yerine, elinizden geldiği kadar onları sakinleştirmeli ve her şeyin yolunda olduğuna inandırmalısınız.
OKB’ye sahip kişilerin ağzından:
Obsesif Kompulsif Bozukluk, kafanızın içine sıkışmış bir psikopata sahip olmak gibidir ve bunu yalnızca siz bilirsiniz.
Bozuk bir makine gibi, düşünceler kafanda sıkışıyor ve sürekli dolaşıyor.
Bu bir kuklacı tarafından yönetilmek gibi…
Sanki iki beynin varmış gibi, mantıklı ve mantıksız. Hiç durmadan kavga ediyorlar.
Bütün kötü düşüncelerinin bir şarkı gibi 7-24 aklında çaldığını hayal et.