Curling (Körling), her ne kadar birçoğumuzun daha çok Kış Olimpiyatları’nda rastladığı bir spor branşı olsa da, dünya geneline bakıldığında hiç de azımsanmayacak bir hayran kitlesine sahip.
Hayranları tarafından buz üzerinde satranç olarak da tanımlanan bu sporda, ciddi bir bilek yeteneğinin yanı sıra şansın da yardımına ihtiyaç duyuluyor. Son yıllarda popülaritesini arttıran curling sporu hakkında hala birçok bilinmeyen detay var.
Gelin, şimdi bu oyuna biraz daha yakından bakalım.
Curling Tarihi
Tarihinin 1500’lü yıllara kadar uzandığını göz önünde bulundurursak, zamanla milyonlarca insanın ilgi odağı haline gelmiş olması da, bu sporun evrenselliğini gözler önüne seriyor.
O dönemde ilk olarak İskoçya’da ortaya çıkan bu oyunun, Kış Olimpiyat Oyunları’nda uluslararası platformda kendine yer bulduğu yıl ise, 1924. Düzenli olarak olimpiyat oyunlarının programında yer bulması ise, 1998 Kış Olimpiyat Oyunları ile oluyor.
Curling Nasıl Oynanır?
Dörtlü gruplar halinde, iki takım arasında oynanan bu oyunda amaç, top görevi gören granit taşı mümkün olan en fazla sayıda buz pistin uç tarafına konumlandırılmış, ve ‘ev’ olarak isimlendirilen dairesel bölgenin merkezine atmaktır.
Her iki takımda da her oyuncunun en fazla 2 atış hakkı bulunmaktadır. Takım kaptanları son iki atışı yapmakla yükümlüdür, ancak bunu yapmadan önce takımdaki diğer oyuncuların atışlarını evin arkasından yönlendirirler. Sporcu, atışı gerçekleştirdikten sonra, diğer iki takım arkadaşı kendi süpürgeleriyle taşın önündeki buzu süpürerek, taşın hızlanmasını veya yön değiştirmesini sağlamaya çalışır.
End olarak isimlendirilen 10 raunt üzerinden oynanan curling müsabakalarında, her end’de bir takım son taşı atma hakkına sahiptir. Son atıştan sonra, evin merkezine hangi ekibin taşı daha yakınsa, sayıyı o takım alır. Bir takımın birden fazla sayıda taşı, merkeze diğer takımın taşlarından daha yakınsa, o kadar sayı elde etme hakkı vardır. Bu yüzden son taşı atma ya da curling deyimiyle ‘çekiç’ hakkı, oyunun en mühim ayrıntılarından biridir.
Müsabakalar, 73 dakika sürer. Her iki takım da birer defa mola kullanma hakkına sahiptir, ancak oyunlar arasında başka bir mola hakkı bulunmaz. Normal sürenin berabere sonuçlanması halinde 10 dakikalık bir ek uzatma devresi oynanır.
Curling Oyununun Kuralları
- Oyunda, takımlar kendilerine tanınan atış hakkını verilen süre içinde tamamlamak zorundadır.
- Takımların evlerin hemen dışında duran ve hedef gösteren sporcusu bulunur. Bu sporcu skip olarak adlandırılır. Skip’in görevi, atışı yapan oyuncuyu doğru yönlendirmektir.
- Oyun kurallarında bir tanesi de; körling oyuncularının taşı hack’ten genellikle kayarak fırlatması üzerinedir. Fakat bu kural zorunlu değildir.
- Sporcu atışa başlamadan önce atış yapılacak taşın temizliğini kontrol etmelidir. Atış yapacak sporcunun bulunduğu alanın olabildiğince temiz olması şarttır.
- Atış sırasında, atış yapılan taşın kırılan parçalarından en büyük olanının ulaştığı nokta hedefe ulaşma noktası olarak kabul edilir.
Atışlar
Takım, her atışta önce atışın stratejisine karar verir. Üç çeşit atış vardır:
- Guard: Koruma atışı. Bu atışta taktiksel amaç, taşın, house’un (evin) önündeki bölgede durmasıdır. Stratejik amaç ise, takımın ‘button’a çok yakın yerde duran taşına perdeleme yaparak rakip takımın atışla uzaklaştırmasını engellemek veya rakip takımın ‘button’a ulaşmasını zorlaştırmaktır.
- Draw: Doğrudan, house’ın merkezine ulaşmak için yapılan atıştır.
- Takeout: Rakibin taşlarını oyun dışına itmek için onları çarpması için taşın gönderildiği atıştır.
Curling Ekipmanları
- Curling için gerekli ekipmanlara bir göz atacak olursak; bunların içerisinde en temel olanı elbette ki taşlardır. Bu taşların ağırlığı 19,96 kg olup, granitten yapılırlar. Yönlendirilmesini kolaylaştıracak şekilde özel olarak üretilirler.
- Taşın hızını ve yönünü belirlemek için, süpürge kullanılır. Yeni çıktığı dönemlerde ev tipi süpürgelerin bile kullanıldığı bu iş için artık özel yapım curling süpürgeleri kullanılıyor.
- Bir diğer önemli ekipman ise, ayakkabılardır. Sporcuların giydiği ayakkabıların çıkarılabilir kaygan yüzeyli tabanları vardır. Bu kaygan tabanlar sayesinde atışını yapan sporcu buz üstünde daha rahat hareket edebilir.
Curling Terimleri
- Antislider: Tek ayakkabının altında bulunan, kaymayı önleyen tabanlık.
- Broom: Süpürge.
- Brush: Fırça.
- Bumber: Gönderilen bir taşın başka bir taşa vurup onu ilerletmesi.
- Curling Taşı: 19,96 kg ağırlığındaki granit taş.
- Curling Süpürgesi: Taşı yönlendirmeye yarayan özel tabanlı süpürge.
- Çekiç Hakkı: End’de son atışı yapma hakkı.
- End: Maçta bir oyuna verilen isim.
- Ev (Home/House): Taşın hedeflendiği merkez.
- Hog: Oyun hattı.
- Rink: Curling sahası.
- Slider: Kaydırıcı. Ayakkabıda olup buzda kaymayı sağlayan tabanlık. Tek ayakkabıda slider, tek ayakkabıda antislider olur.
Aynı zamanda oldukça centilmen bir spor branşı olarak da göze çarpan Curling’de; Amerika’da kazanan takım, kaybeden takıma içki ısmarlıyor. Bir takım sayı yaptığında veya iyi bir hamle yaptığında rakipleri de onları kutluyor. En önemlisi ise, rakip hata yaptığında veya sayı kaçırdığında sevinmenin yasak olması. Sayı kazanan takım ise, mütevazı bir sevincin ötesine geçmiyor. Maç sırasında, sporcular kendi faullerini çoğunlukla kendileri ihbar ediyor. Kazanamayacağını gören takımın, oyunu sonuna kadar götürüp rakibi yormamak için oyunun ortasında mağlubiyeti kabul etmesi de sık sık yaşanan bir başka körling centilmenliği.
Çekilmek, onurlu bir davranış olarak görülüyor.
Daha çok Kış Olimpiyatları’nla karşımıza çıkan Curling’e duyulan ilgi, bugün Avrupa’da ve başta Kanada olmak üzere Amerika kıtasında her geçen gün artmakta.