Motosikletler her ne kadar birbirine benzeseler de, tipleri ve kullanış/üretilme amaçları farklı karakterlerdeki insanların ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde gerçekleşir. Temel olarak asfalt zemin, toprak zemin, hem asfalt hem de toprak zemin, şehir içi, şehir dışı gibi kullanım amaçlarına uygun ayırımlar vardır. Benim de ilk motosikletimi alırken gerçekten ihtiyaç duyduğum ve daha önceden bilmemin çok iyi olacağını düşündüğüm -ve hepsini sonradan tecrübe ederek öğrendiğim- keyifli bir bilgilendirmeye hoş geldiniz.
Enduro
(Her yolda gider, dayanıklı ve sorunsuz.)
Eğer bir doğa insanıysanız, patikalardan geçerek keşfedilecek rotalara meraklıysanız, güç ve -kısmen değil, ziyadesiyle de değil- konfor istiyorsanız, Endurocusunuz demektir. Bu tipi domine eden model R1200 GS (Gelande – Strasse: Yol – Cadde) modelidir. Tüm önemli üreticilerin enduro modelleri vardır. Üstelik pazar payı son derece yüksektir. Dezavantajı ise, hallice bir hacim nedeniyle şehir içinde kullanım için uygun değildir. Minimum menzili 100-150 km’den başlayacak özellikle patika yollardan gidebileceğiniz doğa sürüşleri için eşsizdir. Şehirlerarası için de son derece uygundur. Birinci derecede, ileri seviye motosiklet bilgisi/eğitimi gerektirir. İlk motosiklet olamaz. Muhakkak tecrübe gerektirir.
Hangi karaktere uygundur? Hafta sonu kaçamaklarını seven, doğada vakit geçirmek isteyen, tabiat ve uzun yol aşıklarına çok uygundur. Keşfetmeyi sevenlerin motorudur.
Adventure
(Macera, daha çok macera…)
Enduroya büyük motosiklet dedik ya; Adventure ondan bi gömlek fazlası. Özellikle kıtalararası yolculuklarda, koşullar ne olursa olsun bana mısın demeden gider. Hem motor gücü hem de şasi geometrisi neredeyse her koşula uygundur. Fakat bu tip motosikletler de günlük kullanım ve/veya şehir içi için pek tercih edilmemeli. Örneğin; Afrika’yı baştan aşağı gezebilecek bir motosiklet istiyorsanız, buldunuz derim. İkinci derecede, ileri seviye motosiklet eğitimi gerektirir. Tecrübesizlere göre değildir.
Hangi karaktere uygundur? Kıtalararası yolculuk yapabilen, bütçesi dolgun, karayolundan ve hiç gidilmeyen rotalardan hoşlananlar için çok uygundur. Her türlü macera dediğimizde, binbir türlü zorluk aklınıza gelsin. Ben dayanırım diyenlerin motorudur.
Choper
(Ben asiyim. Ben farklıyım. Ben özelim.)
İlk akla gelen marka Harley Davidson’dur. Motosiklet; alçak ve yola yakındır, uzun menzil gidebilecek bir yol motorudur. Oturma pozisyonu da buna uygundur. Ayaklar önde durur.
Bu motosikletler zengin aksesuar katalogları sayesinde kolaylıkla kişiselleştirilebilirler. Üstelik motor hacimleri oldukça güçlüdür. Eğer içinizdeki asiye bir motosiklet arıyorsanız, sizin bir choper’a ihtiyacınız var demektir. Ve de uzun bir yola… İkinci derecede temel güvenli sürüş bilgisi/eğitimi gerektirir. Bence bu tip motosikletler de ilk motosiklet olmamalıdır.
Hangi karaktere uygundur? Hani biraz amiyane bir tabir olacak ama, ‘bıçkın’ herhalde en doğru tanımlama. Aşırı omurgalı, dolayısıyla da başkalarına göre asi, gösterişi seven ve sevdiği gösterişi motoru ile dışa vurmayı da seven, laftan sözden anlamaz karakterler için birebir.
Scooter
(Günlük kullanımda her işe koşmak için ideal.)
Son derece pratiktir. Motor hacimleri düşüktür, ancak günlük şehir içi koşuşturmalarınızda derde deva bir araçtır. Her gittiğiniz yerin kapısının önüne kadar götürür sizi. Yormaz. Çok tecrübe gerektirmez. Az yakar, çok iş yapar.
Bacaklarınızı içine alan kasa yapısı sayesinde “sanki” daha güvenli izlenimi uyandırsa da, bu sizi yanıltmasın; güvenlik, size bağlı bir gerekliliktir. Güvenliği araçlar değil, siz sağlarsınız. Güvensizliği de… İlk motosiklet olmaya hem bütçe hem de hacim olarak uygundur. Temel güvenli sürüş eğitimini almış olmanız yeterlidir.
Hangi karaktere uygundur? Bence scooter için bir karakter belirlemek doğru olmaz. O derece esnek bir tipte üretilmiştir ki…
Maxi Scooter
(Bagajı var, konforu var. Bir iki günlük kaçamaklar için ideal.)
Maxi Scooter, hem büyüklük hem de motor hacmi olarak scooterın bir gömlek üstü diyebiliriz. Bu tipin en sevdiğim yanı, kaskınızı, montunuzu, eldiveninizi koyabileceğiniz bagajın, hemen selenizin altında ve oldukça yeterli olması. Şehir dışına, ama yakınlara kaçmak için son derece idealdir. Üstelik şehir içinde de gayet rahat bir şekilde kullanılabilir. Hatta biraz daha ileriye gidersek, tipik bir şehirli motosikleti diyebiliriz. İkinci seviye güvenli sürüş eğitimi almanızı gerektirir. Bu tipteki motosikletler de ilk motosiklet olabilir.
Hangi karaktere uygundur? Bütçeyi gözeten, ama gezmeyi sevenlerin motoru diyorum. Sizi yoldan geri bırakmaz. Az yakar, tasarrufludur. Bakımlarını da düzgün yapmaktan -kısmen de siz yapmaktan- hoşlanıyorsanız gider de gider.
Naked
(Hadi çevir gaz kolunu hemen gidelim.)
Benim ilk hatam, ilk motosikletimin naked olması. Bu tip motosikletlerin oturma pozisyonunun konforlu olduğunu söyleyemeyiz. Güçlüdürler ve motor karakterleri vereceğiniz tepkilere aşırı duyarlıdır. Eğitimden elde ettiğiniz kazanımların hepsini uygulamanıza izin verirler. Ve hızlıdırlar da. Fakat iki-üç saat kullandıktan sonra işler değişir. Oturma pozisyonundan dolayı beliniz ilk sinyalleri iletir. Ardından selenin sert olduğunu anlarsınız. Ardından yorulduğunuzu. İkinci seviye temel sürüş eğitimi almadan kullanımı keyif vermez. Şehir içi için uygundur, ama şehir dışı için pek düşünmeyin.
Hangi karaktere uygundur? Altımda güç olsun, bastığımda gitsincilerin motorudur. Bu kesim biraz da güç ve gösterişi sever. Burada saymadığımız Cafe Racer’cılar aslında bir nevi naked tipte motor kullanırlar.
Roadster
(Maksat yol olsun, yola gidelim.)
Naked motorla gidemediğiniz yollar için birebirdir. Ağırlıklı olarak asfalt, çok bozuk olmaması kaydıyla da hafif bozuk yollarda da iyi performans sunar. Roadster adından da anlaşılabileceği gibi, tipik bir yol makinesidir. Tip olarak Choper’a yakındır fakat uzun yol için Choper’dan daha konforludur. İleri seviye ikinci derecede sürüş eğitimi almış olmanız, kullanırken daha keyifli olmasına yardım eder.
Hangi karaktere uygundur? Ben çıkarım bir-iki hafta yolda kalırım diyorsanız, kesinlikle bir raodster motor bakmalısınız.
Sport
(Asfalt ağladı be…)
Bir türlü içimin ısınmadığı bir tiptir. Bence bu tipin en güzel dizaynı Ducati Panigale modelidir. İkondur kendileri. Hem tasarım hem de motor karakteri olarak hakkını verir. İtalyanlar dizaynlarıyla bir numara olsa da, bu pazarın hakimi Japon’lardır. Honda, Yamaha ezberden ilk akla gelen sport motosikletleri ile dikkat çeker. Ve Suzuki Hayabusha ise, efsanedir. Eğer ben hızı severim, konfor şöyle bir dursun, ara sıra piste çıkar orada kurtlarımı dökerim diyorsanız, motosikletinizi buldurunuz. Kesinlikle ikinci seviye ileri sürüş eğitimi almış olmanız tavsiye edilir. Hatta gereklidir.
Hangi karaktere uygundur? Hızı seviyorsanız ve hem güvenli hem de keyifli hız yapmayı öğrendiyseniz başka motor bakmayın.
Enduro – Offroad
(Dağ, tepe, düz ova, kayalık, sahil, dere, ırmak dinlemez…)
Olağanüstü bir kullanım esnekliğine sahiptir. Hacim olarak endurodan daha ufaktır. Enduronun giremediği her yere girer. Yol bozuk, yağmurdan dolayı çamurlu, çok dik yokuş, aşırı engebe demez dağ keçisi gibi gider. Dezavantajı ise, uzun yol için çok uygun değildir. Motor hacmi nispeten düşük olduğu için ben seslerini pek beğenmem. Birinci seviye ileri sürüş eğitimi gereklidir. Yani birinci ve ikinci seviye temeliniz olması şarttır.
Hangi karaktere uyar? Engel tanımayanlar tanımı yeter de artar bile…
Touring
(Ne enduro, ne roadster, ne sport; hepsinden biraz.)
Bu tip motosikletin yanına çantanı tak, çadırını arka seleye bağla, tepe çantanı monte et yola çık. Hem konfor, hem güvenlik, hem güç, hepsi var. Fakat bu tip motosiklet de tıpkı endurolardaki gibi şehir içi veya kısa mesafe için sıkıntılı motorlardır. Menziliniz en az 400-500 km olacak ki, tadından yenmesin. İkinci seviye ileri sürüş eğitimi almış olmanız tavsiye edilir.
Hangi karaktere uyar? Yolu ve yolculuğu sevenler motorunu buldu. Goldwing bence bu kategoriye gider ve, ne de güzel gider.
Herkese güvenli sürüşler dilerim.
Unutmayın; eğitim almadan (sistematik sürekli yenilenen eğitimlerden bahsediyorum) motosiklete binmeyin. Kaskınız, montunuz, pantolonunuz, eldiveniniz ve çizmeniz olmadan motosiklete binmeyin.
Burada Altın Elbiseli Adam’ı, yani rahmetli Barkın Bayoğlu’nu da anmadan olmaz. Der ki; “Motosikletler güvensiz araçlar değildir, asıl güvensiz araçlar otomobiller, kamyonlar cipler ve onların bilinçsiz sürücüleridir.” %100 katılıyorum ve arttırıyorum; güvensizliği, bilinçsiz sürücüler (motosiklet de dahil) yaratıyor! Siz onlardan olmayın.
Motosikletin tarihçesi ve motosiklet türleriyle ilgili daha fazla bilgiye buradan ulaşabilirsiniz.