Bu listemde kadim Asya geleneklerine damga vurmuş, bilinen en eski 10 Çin efsanesini anlatacağım. Onların şaşırtıcılığı karşısında hayrete düşebilir ve hayal dünyanızın görkemli kapılarını aralamalarına izin verebilirsiniz.
Genel hatlarıyla bu efsaneler ejderhalar, tek boynuzlu atlar ve ateş figürleri üzerine kuruludur. Efsanevi Çin kahramanları doğanın temel dört bileşenine; havaya, suya, ateş ve toprağa müdahale edebilirler. Savaş sanatları ve hayatta kalma güdüsü bu efsanelerde ağır basar. Her biri, birbiri ile ilintilidir ve anlatılan hikayelerdeki zorluklar, büyük zaferlerle taçlanır.
Şimdi, bilinen en etkileyici ve en eski 10 Çin efsanesinin neler olduğuna hep birlikte bakalım.
![](https://10layn.com/wp-content/uploads/2017/10/10layn-number-yeni-01.png)
Kutsal Yolculuk Mitolojisi
Bu mit, özünde Budizm’in öncülerinden olan Kwan Yin’den bahseder. Çin eserlerinde Kwan Yin, elinde yeni doğmuş bir bebekle beyaz elbiseler içinde Lotus çiçeği üzerinde resmedilir.
Hikaye şöyledir: Babası tarafından öldürülen Kwan Yin, cehenneme gider ve burada kutsal kitaptan satırlar okur. Cehennem Kralı buna sinirlenir ve onu yaşayanların dünyasına geri gönderir. Dünyada Tanrı Buda, bu fedakarlığı karşısında Kwan Yin’e ölümsüzlük ve ruhsal sezgiler bahşeder (bunu çeşitli inançlardaki aydınlanma gibi düşünebilirsiniz).
Kwan Yin’in bu bilgeliği, aynı zamanda Budizm’in Çin’de yaygınlaşmasına vesile olur.
Ayrıca Maymun Kral olarak bilinen Çin Hükümdarı, Budizm’den etkilenmiş, onu kabul etmiş ancak savaşta ve diğer alanlarda Taoizm öğretilerine de sadık kalmayı sürdürmüştür.
Kwan Yin’in dünyaya gönderildiği dağ, Putuo Dağı olarak bilinmektedir. Bu nedenle kutsal kabul edilen bu dağa her yıl binlerce turist akın etmektedir.
![](https://10layn.com/wp-content/uploads/2017/10/10layn-number-yeni-02.png)
Maymun Miti
Maymun miti, yarı maymun yarı insan olan, kuyruklu bir çocuk şeklinde tasvir edilen Sun Wu-Kong’u konu alır. Aynı mit, Wu Cheng-en isimli yazarın “Batı’ya Yolculuk” romanında da işlenir.
Sun Wu-Kong, Meyveler ve Çiçekler Dağı’ndan gelen, büyülü bir taştan doğduğuna inanılan yaramaz, neşeli bir çocuktur. Tanrı Buda onu ehlileştirmeye çalışsa da haşarı mizacından ödün vermeyen Sun Wu-Kong, hayatının ileriki dönemlerinde keşiş Xuan-zang’ın Hindistan yolculuğunda kendisine eşlik eder. Bu yolculuk birbirinden görkemli deneyimler ve olağanüstü tecrübelere gebedir.
![](https://10layn.com/wp-content/uploads/2017/10/10layn-number-yeni-03.png)
Tek Boynuzlu Atın Kehaneti
Tek Boynuzlu At miti, Çinliler için kutsal kabul edilen tek boynuzlu at Chi-Lin’i anlatır. Bu kutsal yaratık, geyik-öküz-ejderha ve at karışımı bir hayvandır. Chi-Lin ürkek, barışçıl bir attır ve insanlara zarar vermez. Bir nevi iyiliğin hizmetkârıdır. Ancak kötü insanlara karşı korkusuzdur ve onları boynuzu ile cezalandırır.
Çin Ordusunda Chi-Lin Atı, sadık ve cesur askerleri temsil etmede kullanılır. Keza kahramanlık gayesinde olan askerler üniformalarına Chi-Lin figürleri bulundururlar ve kendilerini ona benzetirler.
Tek Boynuzlu At Kehaneti aynı zamanda Konfüçyüs öğretilerine bağlı olarak şekil almıştır. Tahmin edilen odur ki, Konfüçyüs, ideal bir askerin nasıl olması gerektiği konusunda bu güçlü imgelemden yararlanmıştır.
Günümüzde ise, dindar Budistler zürafanın Chi-Lin Atı’nın mistik bir şekilde vücut bulmuş hâli olduğunu düşünmektedirler.
![](https://10layn.com/wp-content/uploads/2017/10/10layn-number-yeni-04.png)
Ay Tanrıçası Chang-e Efsanesi
Ay Tanrıçası Chang-e, Çin mitolojisinde birçok farklı efsanenin zeminini oluşturduğu gibi, çok sayıda filme uyarlanmış ve kitaba konu olmuştur.
Hikaye odur ki; Hou-Yi, iyi kalpli Budist bir bilgedir. İyi bir ok atıcısı, korkusuz bir savaşçıdır. Hazırlamış olduğu Yaşam İksiri’ni korumakla görevlidir ve karısı Chang-e ile birlikte ona sahip çıkmaktadırlar.
Efsaneye göre; Çin’in İlk Tanrısı Jade, 10 oğlunu gökyüzünde sıralanan 10 yıldıza dönüştürmüştür. Hou-Yi, dünyaya göz dikmiş bu 10 yıldız-oğullardan 9’unu öldürür ve geriye sadece 1 tane kalır. Bir gün Hou-Yi ava gittiğinde Jade’nin oğlu Feng-Meng, Chang-e’ye gelip kocasının hazırlamış olduğu Yaşam İksiri’ni ister.
Chang-e bir müddet karşı koymanın ardından, iksiri Feng-Meng’e vermemek için tamamını kendisi içer. Bunun ardından Chang-e göğe yükselir ve yeni istikameti Ay Krallığı olur.
![](https://10layn.com/wp-content/uploads/2017/10/10layn-number-yeni-05.png)
Büyük Okçu Yi
Çin mitolojisi genel olarak tanrıların insanlara yardım etmesi üzerine kuruludur. Fakat Okçu Yi hikayesinde, bu sefer bir insan tanrılara yardım etmektedir.
Hou-Yi okçulukta maharetlidir ve M.Ö. 2300 yıllarında yaşadığına inanılmaktadır. Çin’in güneybatı yakasına düşen köylerden birinde yaşamıştır. Okçu Yi, bir ay tutulması sırasında ülkeyi kötücül güçlerin saldırılarından kurtarmıştır. Bu sayede ülkeyi bekleyen kötü kehanetlerden; yani salgın, hastalık ve sefaletten kurtarmıştır. Yine bu düelloda Okçu Yi, dünyayı gözünü dikmiş olan 10 tanrıdan 9’unu öldürmüş ve halkını refaha kavuşturmuştur.
![](https://10layn.com/wp-content/uploads/2017/10/10layn-number-yeni-06.png)
Dünyayı Yeniden İnşa Eden Yu
Yarı tanrı yarı insan olan Büyük Yu, M.Ö. 2100 yılları arasında yaşamış bir kahramanı konu almaktadır. Yu’nun tüm tanrı-insanlar gibi üstün yetenekleri bulunmaktadır. Büyük Yu’nun yeteneği ise, kendini bir ayıya, ejderhaya dönüştürebilmektir.
Yöneticilik ilmine de sahip olan Yu, bilgilerini oğluna aktarması ile Çin’in ilk Hanedanlığı olan Xia Hanedanlığı kurulur (bu ilk krallığa ait arkeolojik buluntulara henüz rastlanamadığı için, günümüzde efsaneye dair söylenceler gizemini korumaya devam etmektedir).
Yu hakkında anlatılan bir diğer efsane de Çin’i tufandan kurtarması olmuştur. Bu efsaneye göre; Gun isimli bir savaşçı, sel sularını durdurmak için cennetten büyülük bir toprak parçası çalar. Bunu öğrenen en büyük tanrı Shangi öfkelenerek Savaşçı Gun’u öldürür. Fakat mucizevi bir şekilde, yüzlerce yıl sonra Gun’un ölü bedeninin içinden Yu doğar. Yu, ejderhaların yardımı ile sel sularına hükmeder, onların yerlerini değiştirir. Böylelikle dünyayı yaşanabilir bir yer haline dönüştürür ve insanlığın temeli bu şekilde atılır.
![](https://10layn.com/wp-content/uploads/2017/10/10layn-number-yeni-07.png)
Gong ve Su Savaşları Efsanesi
Gong-gong (Kang-Hui), su tanrısıdır ve tufanlar, sel gibi afetlerin de müsebbibidir. Kızıl saçları ve bir yılan kuyruğu vardır. İnsan-tanrı metaforuyla resmedilir.
Gong-gong, insanlığın var olmasından evvel dünyayı ele geçirmeye çalışmıştır. Her ne kadar ondan bir önceki hükümdar, Ateş Tanrısı Zhu-Rong dünya barışından yana olsa da Gong-gong dünyanın bütün sularına hakim olmak ister ve kötü niyetlidir. Bu anlamda Ateş Tanrısı Zhu-Rong ile şiddetli savaşlara tutuşurlar. Gong-gong gökyüzünden ağır yağmur bulutları yürüterek Zhu-Rong’a galip gelmeye çalışır.
Ateş ve suyun bu amansız savaşı dünyayı ve insanlığın geleceğini tehdit etmektedir. İşte, bu elim hadiseden dünyayı Nuwa isimli, insanlığın yaratıcısı olan tanrı kurtarır. Günümüz anlatılarında Gong; kozmik afetlerden sorumlu tutulan, sel, tufan gibi olaylarda bahsi geçen, mistik bir karakterdir. Nitekim bu anlatılarda Gong ya öldürülür ya da hapse gönderilir.
Bir başka anlatıda ise, Gong doğrudan Nuwa ile savaşır. Gong kızgın bir anında cennetin sütunlarını kırar. Nuwa, bunları yeniden tamir eder. Bu tamirat, aynı zamanda araları dargın olan kimseler için bir nevi çöpçatanlık olarak yorumlanmaktadır. Bu anlamda Nuwa (Nugua) gönülleri onaran çöpçatan bir azizedir. Cinsel farkın inşasında rol alır ve Kral Fushi’nin karısını beğenmesini sağlar. Üstün güçleri aracılığı ile dağlardan görkemli taşları getirtip saraylar inşa eder.
![](https://10layn.com/wp-content/uploads/2017/10/10layn-number-yeni-08.png)
İnsanları Eğiten Fushi
Çin Efsaneleri genellikle tarihsel köken olarak M.Ö. 3000-2000 yıllarına dayandırılır ve tanrılar, aynı zamanda insanlara yol gösteren krallardır. İşte Fushi, bu gizemli dönemin önde gelen yol gösterici krallarından biridir. Bilim insanları Fushi’nin gerçekte yaşamış bir kral olduğunu düşünmektedir.
Fushi, halkı tarafından çok sevilen, onlara hayatta kalma ve yaşam becerileri öğreten bir kraldır. İnsanlara ateşi kullanmayı, yemek yapmayı ve yazı yazmayı öğretmiştir. Bunun dışında balık tutma, avlanma ve fal bakmanın da sırlarını aşılamıştır. Bazı rivayetlerde Nuwa’nın, Fushi’nin eşi olduğu ve birlikte bir medeniyet kurdukları anlatılır.
![](https://10layn.com/wp-content/uploads/2017/10/10layn-number-yeni-09.png)
Pangu ve Dünyanın Yaratılışı
Pangu Efsanesinde, Taoist Pangu, kozmik bir taştan dünyamıza evrilmiştir. İki boynuzu, iki uzun dişi ve vücudunda kılları vardır. Pangu Çin halkına, vadileri aşıp dağların ardından gelmiştir. Bunca cefaya dayanıp hayatta kalmasına ise, Yin-Yang prensiplerine sıkı sıkıya tutunması sağlamıştır.
Ve böylelikle Çin’de bir medeniyet inşa edip, dünyanın yaratılışında rol oynamıştır. Kadim Çin efsaneleri için yaratılış demek, devletleşme ve medeniyet kurma demektir.
![](https://10layn.com/wp-content/uploads/2017/10/10layn-number-yeni-10.png)
Beyaz Yılan Efsanesi
Beyaz Yılan Efsanesine konu olan Beyaz Yılan-Kadın Tanrıça, birçok film ve televizyon dizisine de konu olmuştur.
Bai Suzhen ile Xiao Qing, birer yılanken büyü ile insana dönüştürülmüş iki kız arkadaştır. Bai Suzhen beyaz ve onun en yakın arkadaşı Xiao Qing yeşil renktedir. İki kız arkadaşın Xu Xian Gölü’nün kenarında gezdiği bir gün yağmur yağar ve o esnada yanlarından geçen genç delikanlı, Xu Xian, aslında beyaz yılan olan Bai Suzhen’e şemsiyesini verir. Sonraki gün Bai, şemsiyeyi teslim etmek için Xu’nun evine gider ve böylelikle birbirlerine aşık olur ve evlenirler.
Ancak bu evliliği onaylamayan ve kızların aslında yılan olduğunu bilen Keşiş Fa Hai, Bai ile Xu’yu ayırmaya çalışır. Duan Wu Bayramı’nda çifti davet eder ve Xu’ya, eşinin aslında yılan olduğunu kanıtlamak için, Bai’ye arsenik iksiri içirir. Bai tekrar yılana dönüşür. Yatağın örtüsünü kaldırdığında eşinin yerinde bir yılan gören Xu, korkudan orada can verir.
Bai, eşinin cansız bedenini en yakın arkadaşı Xiao Qing’e emanet eder. Ve Xu’yu hayata döndürmek ve aynı zamanda ona olan bağlılığını kanıtlamak için, Tanı Dağı’ndan ölümsüzlük mantarını aramaya gider. Mantarı bulunca bundan yiyen Xu Xian, tekrar hayata döner ve karısının aslında masum olduğuna inanır. Böylece mutlulukları bir ömür sürer.
Çin Efsaneleri Hakkında Son Bir Not…
Çin efsaneleri arasında insanlığın yaratılışına dair en kuvvetli mit, Pangu mitidir. Bunun dışında farklı dönemlerde toplumları bir araya getirmeye çalışan efsanevi yöneticiler hiçbir zaman tam anlamı ile yaratılışın sırrına vakıf olamamış, gerçek anlamda bir medeniyet kurma kudretinde olamamışlardır.
Çin efsaneleri için medeniyet, devletleşme, dünyanın var oluşu ve yaratılış birbiri ile benzer süreçlerde ilerleyen kavramlardır ve birinin olduğu yerde diğerinden de bahsedilebilir. Buna karşın kötü güç, düşman ya da dünya dışı varlıklar hep dünyanın var oluşuna ve insanlığın devamına kast ederler.
Bilinen en eski, fantastik Çin efsanelerini bu şekilde sıralamış olduk. Her biri birbirinden gizemli ve merak uyandırıcı.
Sizce de öyle değil mi?