27 Şubat 2024

10 Maddede Ezoterik İnisiyasyon

Nazan Avcı

~7dk

İnisiyasyon

İnisiyasyon bireyin hayatının belirli bir döneminde gelişimi için bir öncünün, öğreticinin, üstadın ya da mürşidin önderliğinde gerçekleştirilen ve belirli bir disiplin çerçevesinde aktarılan ve uygulanan bir öğretiye giriştir. Latince “initium” kökünden gelir ve başlangıç, bir yere gitme, kabul edilme anlamındadır. Fransızcada kullanılan “İnitié” yola koyulmuş, başlamış demektir.

İnisiye olan kişi üzerinde oluşturulan psikolojik etki esas olarak, inisiyasyon töreninin “hariciye aktarılamaz” olan temel niteliğidir.

Ezoterik inisiyasyon

Ezoterik inisiyasyon, erginlenme ya da tekris olarak tanımlanır. “Yabancı”, “Harici”, “Bigane” kişinin içeri alınması, mahrem kılınması yani ezoterik topluluğa üye olmasını sağlayan ritüelin adıdır. İnisiye edilen kişi, böylelikle varlığının bir alt aşamasından bir üst aşamaya geçmeye hak kazanmış olur. Yapılan ritüelik törenin ardından inisiye edilen kişi harici yaşama ölüp, yeni bir yaşama doğmuş kabul edilir. Bu törenin temel işlevi, kişinin dış yaşamdaki her türlü koşullu durumunun ötesine geçmesidir. İnisiyasyon, kişilerin varlıksal rejiminde kökten bir değişim- dönüşüme yol açabilir. Bu tür bir inisiyasyon uygulanan kişinin, belirli bir takım özellik ve eğilimlere baştan sahip olması gerekir.

İlkel toplumlarda “Erginlenme Töreni” olarak adlandırılan inisiyasyonun bilimsel adı “Geçiş Ayinleri”dir. Sünnet Töreni, Bakirelik Töreni, vs. yeni yetme bir ergenin yetişkinler topluluğuna katılması için yapılır. Bu tür törenlere en çok ada toplumlarında rastlanır. (Fiji Adaları, vb.)

İnisiyasyon üç aşamada gerçekleşir:

  • Adayın toplumdan yalıtılması,
  • Bekletme ve eğitim,
  • Yeni duruma geçiş.

Bu aşamaların tamamlanmasıyla, kişi artık yetişkinler arasına kabul edilmektedir.

Törenin amacı; bireyi bir önceki toplumsal statüsünden kurallar ve davranışlar sisteminden tümüyle kurtarmaktır. Kurtuluş sırasında aday, pasif ve edilgendir. Yapılan çalışmalarda adaya neredeyse kirli bir nesne gibi davranılmakta, atılması gereken bir eşya gibi bakılmaktadır. Sonuçta tüm eski benliğini yitirmiş, eski yaşamından kopmuş olduğu varsayılır. Bu kopuş, bu yapay bellek yitimi yalnızca kuramsal düzeyde kalmaz; çeşitli aşağılamalar, işkenceler, ağır sınavlar aracılığıyla somut şekilde yaşatılır.

Hemen hemen tüm erginlenmelerde rastlanan bu zorlamalı bellek yitimi, bir anlamda cenin durumuna geri dönüş ve anılardan arınma yoluyla kişinin bilincinde bir tür bekaret sağlamaktadır. Kişiyi artık geçersiz ve yetersiz duruma gelmiş eski bağlardan kurtarıp, kendi kendinden sıyırmaktadır.

En ilkel toplum insanı bile kendini “doğal” durumuyla “eksik” görmekte, doğa tarafından yaratılmış haliyle “tamamlanmamış” olarak kabul etmektedir.

Bu halin anlaşılabilmesi için inisiyasyon törenlerinde; karanlık, mağara, kulübe gibi ana rahmini yansıtan simgeler kullanılır ve aday böylelikle cenin durumuna geri dönüş yaşar. Ayrıca ölüm simgesi de özelikle abartılarak yeniden doğuşun altı çizilir.

günbatımı erginlenme

Erginlenen kişi, metafizik düzeyde açılımlar edinen, bilgilenen ve “sırlanan” yani sırları öğrenen kişidir. Eğer bir kabile düzeninde erginlenmişse, tapılan tanrıları, onların gerçek adlarını ve dünyanın oluşumuna dair efsaneleri öğrenir. Böylelikle Tanrı bilgisi yani “Teogoni”yi öğrenmeye başlar. Bu anlamda erginlenme; bilinç körlüğü denen doğal durumun aşılması ve kişinin “oluşunun” gerçek boyutlarını keşfe ve “insan” olma sorumluluğunu üstlenmeye başlamasıdır.

İnisiyasyon- Erginlenme törenlerinin en önemli simgelerinden biri adayın bekletildiği Katılma Kulübesi ya da benzeri bir odadır. Bu sembol ana rahmi ya da mezarı belirtir. Doğum, yaşam, ölüm ve yeniden doğuş çevriminde bağlantı noktasını oluşturur.

Tören sırasında adayın bu Kulübe ya da Odadan Mabet diye adlandırılan Çalışma Yerine girişinde geçirildiği “Dar Kapı” ise rahim ağzını simgeler. Aday buradan geçirilirken ana rahminden çıkışı yani yeniden doğuşu sembolize edilir. Böylelikle adayın bir varlık durumundan farklı bir varlık durumuna geçişi ve dönüşümünün altı çizilmiş olur.

Farklı bir varlık durumuna geçiş aslında varoluşsal sıçramayı simgeler. Mevcut halden koğuşu ve bir aşkınlığı vurgular. Bu sembolizmin farklı kültür ve dinlerde pek çok örneği vardır. Yunan mitolojisinde Hades’in Kapısı, İran mitolojisinde Cinvat Köprüsü, İslam inancında Sırat Köprüsü, İskandinav mitolojisindeki cehennemin üzerinden geçen köprü bu sembolizmi anlatan örneklerden bazılarıdır.

Geçişin yapılmasının ardından, yeniden doğan bebeğin yürümeyi öğrenmesi sembolizmi ise bir önceki yaşamdan bilinen her şeyin silinmesini simgeler. Bu aşamadaki yürüyüşle başlayan yolculuk eski yaşamdan kopuş ve yeni yaşama ulaşma anlamındadır.

Yapılan yolculuklarda dünya hayatının temel öğeleri olan su, ateş, hava ve toprak simgeleriyle adaya manevi boyutta gelişimin temel bilgileri aktarılır.

Ezoterik öğretilerde inisiyasyon törenleri bireyin benliğini etkilemeye yönelik olduğu için fiziksel ve tinsel etkileşimlerin ön plana çıkarıldığı ritüeller uygulanır. Böylelikle adayın tören boyunca yaşadığı yoğun duygusal etkileşimlerle, gözlemlediği ve hissettiği her sembolü içselleştirmesi hedeflenir.

10 Maddede Ezoterizm Nedir? yazımızda ilginizi çekebilir.

Bu içeriği beğendiniz mi? Bunun gibi daha fazla içerik üretebilmemiz için bize Patreon´da destek olun. 🙂
10layn.com Patreon button
Nazan Avcı

Nazan Avcı

Tüm yazıları

E-bültenimize kaydolun.