9 Kasım 2023

10 Maddede Agnes Varda: Fransız Yeni Dalga Akımı’nın Büyükannesi

Vahide Zeynep Güzel

~5dk

Fransız Yeni Dalga Akımı’nın büyükannesi lakabıyla bilinen Agnes Varda; çektiği filmlerle sinemaya yeni bir bakış getirmesi, Yeni Dalga akımının sadece Fransa’da değil tüm dünyada etki göstermesini sağlaması ve kendine özgü bir üsluba sahip olması ile en başarılı yönetmenlerden biri kabul ediliyor.

Babası Yunan, annesi Fransız olduğu bilinen Agnes Varda, 30 Mart 1928 tarihinde Belçika’nın Brüksel kentinde dünyaya geldi. Asıl ismi Arlette Varda olan yönetmen, çocukluğunu Belçika’da geçirdikten sonra Fransa’ya gitme kararı aldı.


Fransız sinemasının dünya sineması içinde önemli bir yere sahip olmasının en önemli nedenlerinden birisi kuşkusuz Yeni Dalga Akımı’nın ortaya çıkmasıdır. Bu akım 1950’lerin sonuna doğru ortaya çıkmış olup içerisinde Agnes Varda’nın yanında François Traffaut, Eric Rohmer gibi usta yönetmenler öncülüğünü yapmıştır.

“İlham, film çekmenizin nedenidir” sözleriyle motivasyonunu açıklayan Varda, Yeni Dalga akımıyla sinema dünyasına teknik ve estetik bakımından yeni bir soluk getirdi. Yönetmenin 1955 yapımı La Pointe Courte filmi, bu akımın öncüsü olarak görülmekle birlikte Varda’nın ilk filmi olma özelliği taşır.

Agnes Varda, sinemada egemen olan ataerkil dile tepki göstererek feminist ideolojiyi yansıtan filmlere imza atmıştır. Filmlerinde özellikle kadın yaşamına, bir kadının yaşamı üzerinden dünyayı nasıl algıladığına odaklanır.

Yönetmenin filmlerinde feminizmin ayak izleri bulunmaktadır.

La Pointe Courte filminde evliliğini sorgulayan bir kadın ekseninden içsel sıkıntıları, geçim problemlerini izleyiciye sunar.

1962 yılında çekilen 5’ten 7’ye Cleo filminde ünlü ve güzel bir şarkıcı olan Cleo’nun kanser olduğunu öğrendikten sonraki ilk iki saatini seyirciye aktarır.

Le Bonheur filminde de ana karakteri yine kadın olmakla birlikte evli bir erkeğin bir başka kadına aşık olmasını anlatmaktadır.

Uzun metraj filmlerinin yanı sıra Fransa’ya taşındığı dönemden itibaren Varda; Toplayıcılar, Agnes’in Plajları, Mekanlar ve Yüzler, Varda by Varda gibi başarılı belgesel filmleri de ortaya koymuştur.

“Gençken film izlemezdim. Aptal ve naiftim. Belki çok film izlemiş olsam film yapmaya kalkmazdım; bana engel olurdu. Tamamen özgür, çılgın ve masum olarak işe başladım. Bugüne dek çok film izledim ve çok güzel filmler izledim. Filmlerimin belli bir kaliteyi tutturmasına özen gösteriyorum. Reklam çekmem, başkalarının hazırladığı projeleri gerçekleştirmem. Star sistemine dahil olmam. Kendi küçük işimi yaparım.”

Kendisine özgün sinemasıyla sinemaseverlere esin kaynağı olan Varda, kendisini ve sinemaya bakışını bu sözlerle anlatmaktadır. Ayrıca bu sözler onun kendi sinema dünyasında da oldukça seçici olduğunu da göstermektedir.

Yönetmenlik kariyerine 50’li yıllarda adım atan Agnes Varda’nın uzun metrajlı filmlerinin ağırlıklı olduğu filmografisinin en önemli örnekleri arasında; Paralel Yaşamlar (1955), Cleo Beşten Yediye (1962), Mutluluk (1965) ve Yersiz Yurtsuz (1985) gösterilebilir.

1985 yılında Yersiz Yurtsuz filmi ile Altın Aslan ödülünü alan Varda’nın çok sayıda ödülü arasında;

Toplayıcılar filmi ile En İyi Belgesel Dalında Avrupa Film Ödülü,

Agnes’in Plajları filmi ile Cesar En İyi Belgesel Ödülü, Honorary Palme d’Or ve Akademi Onur ödülleri bulunmaktadır.  

Filmlerinde kadınların yaşamlarındaki varoluş sancılarını, kendilerini gerçekleştirmesini ve bu yaşam süresince birçok sorunla mücadele etmeleri gibi konuları ele alan Varda; ardında unutulmaz pek çok eser bırakmış, pek çok sanatçıya ve sinemasevere de ilham kaynağı olmuştur. 2019 yılında 91 yaşında hayata veda etmesine rağmen Varda, geride bıraktığı eserleriyle hala adından söz ettirmeye devam etmektedir.

Bu içeriği beğendiniz mi? Bunun gibi daha fazla içerik üretebilmemiz için bize Patreon´da destek olun. 🙂
10layn.com Patreon button
Vahide Zeynep Güzel

Vahide Zeynep Güzel

Tüm yazıları

E-bültenimize kaydolun.