Lagom ne demek?
Kökeni, Viking dilindeki laget om, yani bir seferde içilebilecek yudum sözüne dayanan Lagom kelimesi, İsveççede kararında, averaj, aşırıya kaçmadan ve dengede gibi anlamlara geliyor.
Bir İsveç atasözü olan ‘Lagom är bäst’ ise; ‘doğru miktar en iyisidir’, ‘aşırıya kaçmamakta erdem vardır’ ve ‘yeterince, ziyafet kadar iyidir’ anlamlarını taşıyor.
Bizim kültürümüzde, azı karar çoğu zarar ve her şeyin fazlası zarardır ifadeleri, Lagom’un karşılığı olarak görülebilir. Ancak, azla yetinmek veya aza kanaat ile karıştırılmamalıdır.
Lagom’un Ortaya Çıkışı
Lagom’un bir yaşam felsefesi olarak temellerinin; 17. yüzyılda bölgede başlayan kıtlık ve gıda krizi sırasında, İsveç Krallığı’nın herkesin ülke kaynaklarından eşit şekilde yararlanması amacıyla oluşturduğu şeffaf ve ortak havuz politikası olduğu düşünülüyor.
Yazılı bir kural olmamasına rağmen; maddi imkanlarını sergilememe, gösterişli bir hayat yaşamama ve ihtiyacı olana yardım etme kültürünün yerleştiği İskandinav ülkelerinde; ihtiyacı olandan fazlasını tüketmemek, abartıdan uzak durmak, paylaşmak ve yardımlaşmak köklü bir yaşam felsefesi olarak benimsenmiş durumda.
Minimalizm ve Lagom
Bir anlamda dengeli yaşama felsefesi olan Lagom, kendimizi sevdiğimiz şeylerden mahrum bırakmadan, yeteri kadarla sade bir yaşam sürmeyi ifade ediyor. Bu açıdan Lagom, ne ihtiyacımız olandan azıyla yetinmek ne de ihtiyacımız olandan fazlasını tüketmek; iki uç arasında bir denge bulmak olarak tanımlanabilir.
Sloganı ‘az olan çoktur’ (less is more) olan minimalizm akımında ise, esas olan, az miktarda eşya ile daha çok mutluluk ve deneyim yaratmaktır.
Lagom neleri kapsıyor?
İlk olarak mimari ve dekorasyonda karşımıza çıkan Lagom, sürdürülebilir ve etik bir yaşamı destekliyor.
Lagom’un temelinde; yediklerimizden giydiklerimize, günlük programımızdan enerji tüketimimize kadar yaşamın her alanında ve dünyanın tüm sunduklarından yalnızca ihtiyacımız kadarını almak yatıyor.
Mutluluk ve Lagom
Hayalini kurduğumuz arabayı aldığımızda ya da bir mücevhere sahip olduğumuzda mutluluk seviyemiz artıyor. Fakat yapılan araştırmalar gösteriyor ki, ilk aşamada bizi çok mutlu eden şeylerin, bizim için değeri kısa sürede düşmeye başlıyor. Ve bizler de mutlu olmak için yeni ‘sahip olunacak’ nesneler belirliyoruz. Yani, mutluluğu sahip olacağımız şeylerle kısıtlayabiliyor ve mutluluğumuzu dışsal etkenlere bağlayabiliyoruz.
Ya da ne kadar çok sevsek de, bir hamburger yediğimizde aldığımız haz; ikinci, üçüncü hamburgeri yediğimizde giderek düşüyor.
Lagom, tam bu noktada devreye giriyor: Ölçülü, dengeli, aşırıya kaçmadan, yeteri kadarına sahip olmak ve tüketmek.
Lagom, bir başka açıdan, kültürümüzde de yer ettiği gibi; ‘tadında’ tüketmek, satın almak ve ‘tadında’ yaşamak olarak anlatılabilir.
Günlük Hayatta Lagom
- Kendine nitelikli ve kaliteli zaman ayırmak,
- Aile ve arkadaşlarla kaliteli zaman geçirmek,
- Sevilen şeylerden vazgeçmemek, ancak aşırıya kaçmamak,
- Doğaya karşı duyarlı olmak,
- Bir şey için fazla zaman ya da bütçe ayrıldığında bir başka şeyi kısarak bütçeyi ve kullanılabilir zamanı dengelemek,
- Yeterince yemek,
- Yeterince uyumak,
- 24 saatlik rutinlerle, hafta sonunu bekleyerek yaşamamak ve daha üretken, mutlu olabilmek için gün ve hafta içinde kaliteli molalar vermek (bir konsere ya da pikniğe gitmek, arkadaşlarla akşam yemeğine çıkmak, vb.),
- Yardım kuruluşlarına bağış yapmak veya yardıma ihtiyacı olanlara destek olmak,
- Duygusal anlamda ve ilişkilerde alma-verme dengesini kurmak,
- Kapsül gardırop oluşturmak,
- Gıdadan eşyalara kadar her anlamda atıkları azaltmak,
- Doğal kaynakları tasarruflu kullanmak,
- Kullan-at ürünler yerine, uzun süre kullanılabilir ürün ve malzemeleri tercih etmek,
- Maddi kazançlarla yeni eşyalar satın almak yerine, kendi gelişimine yatırım yapmak, vb.
İş / Okul Hayatı
- İş/okul hayatı ile özel hayat arasında denge kurmak,
- Çok değil, verimli çalışmak,
- Çalışma süresinin dışındaki zamandan iş için feragat etmemek,
- Tatil zamanlarında ve saatlerinde çalışmamak,
- Gerçekçi, çok fazla ya da çok az olmayan hedefler belirlemek, vb.
İç Tasarım ve Dekorasyon
- İşlevsel ve çok amaçlı eşyalar kullanmak,
- Modaya uygun değil, zamansız eşyalar tercih etmek,
- Mobilya ve dekorasyonda rahatlatıcı ve dinlendirici doğal renkler tercih etmek,
- Çevreyle uyumlu, geri dönüştürülebilir malzemelerden üretilmiş eşya ve mobilyalara sahip olmak (ahşap, hasır, bambu, keten, vb.),
- Eşya ve mobilyaların estetik olduğu kadar dayanıklı ve konforlu olmasına dikkat etmek,
- Yaşam alanını sadeleştirmek ve düzenli tutmak,
- Odalarda dekoratif eşyalara kıyasla bitkilere daha fazla yer vermek,
- Kendinizi her zaman rahat hissedeceğiniz alanlar oluşturmak,
- Kullanışlı olmayan eşyalar biriktirmemek, vb.
FİKA
Fika, günün her saatinde verilebilecek bir kahve molası olarak tanımlanabilir.
İş yerlerinde fika saatleri bulunan İsveç’de; enerji kazanmak ve motive olmak için molalar vermek oldukça yaygın bir durum. İnsanlar genellikle, 25-55 dakika arasında yaptıkları işe odaklanıp ardından 5-10 dakika ve 3-4 çalışma setinden sonra 15-20 dakikalık molalar veriyorlar.
Böylece daha verimli ve üretken olabiliyor, motivasyonu kaybetmeden güne devam ediyorlar.
Son olarak;
Lagom yaşam felsefesini hayatınıza dahil etmek için yapabileceğinizden fazlasını yapmaya çalışmanız, bu felsefeyi benimseyemediğiniz anlamına gelir. Kendinizi yormadan ve zorlamadan adım adım, ufak değişikliklerle başlayabilirsiniz.